12. Ceza Dairesi 2019/5376 E. , 2020/1042 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle öldürme
Hüküm :TCK’nın 85/1, 62/1, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre, 116 promil alkollü olan sanığın sevk ve idaresindeki otomobil ile gece saat 05.30 sıralarında, aydınlatmanın bulunmadığı meskun mahal dışında seyir halindeyken, yol çalışması nedeniyle yolun gidiş dönüş olarak iki şeride ayrıldığını fark edemeyerek yolu bölen yön levhası ile ışıklı işaret direğine çarpması sonucu aracın hakimiyetini kaybederek savrulması şeklinde gerçekleşen ve bir kişinin ölmesi iki kişinin ise nitelikli şekilde yaralanmasıyla sonuçlanan olayda, şikayet yokluğu nedeniyle soruşturma neticesinde 11.03.2015 tarih ve 2014/10623 soruşturma sayı ile ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verilerek sanık hakkında TCK"nın 85/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de, TCK"nın 89/5. maddesi uyarınca bilinçli taksir ile nitelikli yaralama halinde eylemin şikayete tabi olmadığı, ancak CMK"nın 173. maddesi uyarınca söz konusu ek takipsizlik kararına itiraz edilmediği, dikkate alındığında sanığın TCK"nın 85/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasında isabetsizlik görülmemiştir.
1- Sanığın 1,16 promil alkollü halde idaresindeki otomobille seyir halinde iken asli kusurlu kusurlu olarak kazaya sebep olduğu olayda, bilinçli taksir koşullarının oluştuğunun ve hakkında TCK"nın 22/3. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle öldürme suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonunda, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de; TCK"nın "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" başlıklı 179/2. maddesinde başkalarının hayatı, sağlığı veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde araç kullanma hâlinin suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suçun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise bir kişinin ölmüş olması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; tehlikeli eylemin zarara yol açması ve her iki suçun birlikte işlenmesi halinde sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken suçlar için Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu ölçütünün esas alınması suretiyle, sanığın taksirle öldürme suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde sadece taksirle öldürme suçundan cezalandırılması, ancak kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi, şikayetten vazgeçilmesi veya uzlaşma nedeni ile taksirle öldürme suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, sanığın TCK"nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılması gerektiği, somut olayda sanığın taksirle öldürme suçundan cezalandırıldığı gözetildiğinde, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan "hüküm verilmesine yer olmadığına" kararı verilmesi yerine, bu suçtan ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, CMUK"un 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı tutulmak koşuluyla, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 04.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.