Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/13132 Esas 2019/6715 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13132
Karar No: 2019/6715
Karar Tarihi: 23.10.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/13132 Esas 2019/6715 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/13132 E.  ,  2019/6715 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    KARAR


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Uygulama kadastrosu sırasında, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında ve tapuda davacı ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 386 parsel numaralı, 10.200,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 110 ada 84 parsel numarasıyla ve 10.734,33 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın sınırının yanlış belirlendiği ve yanlışlığın haritasında yol olarak gösterilen komşu taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 07.03.2016 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen taşınmazın, davacı ve müştereklerine ait 110 ada 84 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi suretiyle, çekişme konusu 110 ada 84 parsel sayılı taşınmazın 11.112,74 metrekare yüzölçümlü olarak tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece işin esasına girilerek, çekişmeli taşınmaz yönünden 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 22/a maddesi uyarınca oluşturulan uygulama tutanağının Yasa ve Yönetmelik hükümlerine uygun yapılmadığı, taşınmazın güneyindeki yol sınırının bilirkişi raporu ve ekinde sunulan krokide (A) harfi ile gösterilen bölümün çekişmeli parsel sınırları içerisine dahil edilmesi gerektiği gerekçesiyle ile esasa ilişkin olarak yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ancak, sınırlarının yanlış tespit edildiği iddia edilen çekişmeli 113 ada 84 parsel sayılı taşınmazda davacı dışında başkaca paydaşlar da bulunmasına rağmen, davanın yalnızca davacı tarafından açıldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; mahkemece öncelikle davacıya, dava sonucunda diğer paydaşların da hukukunun etkilenecek olması nedeniyle 110 ada 84 parsel sayılı taşınmazın kendisi dışındaki diğer tapu maliklerinin de davaya katılımını sağlamak üzere süre ve imkan verilmeli, aktif dava ehliyeti sağlandıktan sonra, işin esasına girilerek hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek esasa girilmek suretiyle hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair husularının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.