22. Hukuk Dairesi 2017/26223 E. , 2019/23409 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatları ile davacıya ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece; toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Taraflar arasında davalı feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda; davacı işçi, haksız olarak iş sözleşmesinin feshedildiğini ileri sürmüş, davalı taraf ise davacının iş sözleşmesinin İş Kanununun 25/II maddesi uyarınca feshedildiğini ileri sürmüş, öte yandan diğer bir tutanak ile de davacının işyeri kurallarına uymadığı, işçinin kendi isteği ve savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi durumunun da söz konusu olduğunu savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; tanıkların feshe ilişkin bilgilerinin bulunmadığı mütalaa olunmuş, mahkemece davalının feshin haklı nedene dayalı olduğunu ispatlayamadığı kabul edilmiştir.
Dosya içeriğinden, davacının iş sözleşmesinin davalı ... Bakanlığının talebi üzerine ihbar olunan alt işveren tarafından, davalı ... Bakanlığının söz konusu istem yazısının ekinde sunduğu ... isimli tarafından tanzim edilen 14.12.2011 tarihli dilekçe ve bilatarihli tutanağa istinaden feshedildiği anlaşılmaktadır. Davalı, haklı nedene dayanmış olup mahkemece bu konuda ispat yükü kendisinde olan davalının delil olarak dinlettiği tanıklarının, bahsi geçen tutanak içeriği ve özellikle feshe dayanak 14.12.2011 tarihli dilekçedeki hususlar hakkında bilgilerinin alınmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, eksik incelemeye dayalı olarak verilen kararın bozulması gerekmiştir.
3- Taraflar arasındaki diğer bir uyuşmazlık davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı noktasında toplanmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda; ... Devlet Hastanesinde temizlik görevlisi olarak çalışan davacı haftanın altı günü 07.30- 19.00 arasında, haftada iki - üç gün de saat 21.00"e kadar çalıştığını ileri sürerek fazla çalışma ücret alacağı talebinde bulunmuştur. Davalı taraf ise savunmasında, işyerindeki çalışma saatlerinin 08.00 – 16.30 arasında olduğunu, günde toplam 1,5 saat ara dinlenme süresinin bulunduğunu belirtmiştir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık anlatımlarına göre davacının haftanın 6 günü, 08.00 – 19.00 saatleri arasında, 1 saat ara dinlenme tenzili ile haftada 15 saat fazla çalışma yaptığı tespit edilmiştir. Ancak, dinlenen davacı tanıklarının davalıya karşı aynı mahiyette dava dosyaları bulunmakla husumetli tanık oldukları anlaşılmaktadır. Şu halde, başka delillerle desteklenmeden tek başına husumetli tanık anlatımına itibar edilmesi mümkün değildir. Davalı tanıklarının beyanlarından ise davacının haftalık 45 saati aşan çalışmasının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Nitekim bu beyanların, davacı ile aynı işyerinde ve aynı dönem birlikte çalışan temizlik personeli tarafından açılarak Dairemizin incelemesinden geçen 2019/3722 Esas sayılı dosyasındaki kabul ile örtüştüğü, anılan dosyada haftanın altı günü 08.00- 16.30 saatleri arasında 1 saat ara dinlenme yaparak çalışıldığının belirlendiği görülmektedir. Bu itibarla, dosya içeriğine göre, davacının ispatlanamayan fazla çalışma ücret alacağı isteminin reddi gerektiğinden, yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, 16.12.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.