5. Ceza Dairesi 2013/17133 E. , 2014/505 K.
"İçtihat Metni"
Görevi ihmal suçundan avukat ... hakkında yapılan ihzari tahkikat sırasında suç yeri itibarıyla evrakın ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine dair ... Cumhuriyet Başsavcılığının 29/05/2013 tarihli ve B.M. 2013/2549 sayılı yetkisizlik kararını müteakip, bu kez suç yeri bakımından dosyanın ... Cumhuriyet Savcılığına gönderilmesine ilişkin ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 28/06/2013 tarihli ve B.M. 2013/1396 sayılı yetkisizlik kararı üzerine, yetki konusunun çözümü için dosyanın gönderildiği ... Ağır Ceza Mahkemesince verilen ... Cumhuriyet Başsavcılığının yetkisizlik kararının kaldırılmasına dair 19/07/2013 tarih ve 2013/668 Değişik İş sayılı kararın;
Dosya kapsamına göre, İstanbul Barosuna kayıtlı olarak serbest avukatlık yapan ... hakkındaki şikayete konu eylemlerin avukatlık görevi ile ilgili olduğu, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 58. maddesi gereğince avukatların görevleriyle ilgili işledikleri iddia olunan suçlardan dolayı haklarında soruşturma açılabilmesi için Adalet Bakanlığınca izin verilmesi gerektiği, oysa şikayet edilen avukat hakkında Bakanlıkça verilmiş bir soruşturma izninin bulunmadığı, dolayısıyla soruşturma aşamasına henüz geçilmediği, ihzari mahiyetteki inceleme evrakları hakkında da, yürütülen soruşturmalarda yetkili savcılığın belirlenmesi usulünü düzenleyen 6217 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 161/7 maddesinin uygulama yerinin bulunmadığı gözetilerek, yetkili savcılığın belirlenmesi konusunda karar verilmesine yer olmadığına dair karar ittihazı gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 20/11/2013 gün ve 94660652-105-34-8243-2013/17336/70614 sayılı kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü;
Dairemizce de benimsenen YCGK"nın 17/10/2006 gün ve 2006/5-165-213 sayılı Kararında da belirtildiği gibi, 5271 sayılı Yasanın tanımlar başlığını taşıyan 2. maddesinin 1. Fıkrasının (e) bendinde açıklanan “soruşturma” tanımı ile Cumhuriyet savcısının görevi başlığını taşıyan 160. maddesi hükümleri ve gerekçeleri birlikte değerlendirildiğinde kamu davasında iki temel evrenin bulunduğu ve “kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar geçen evrenin”, başka bir ifade ile suça ilk müdahaleden başlayarak iddianamenin mahkemeye verilmesine kadar geçen bütün işlemleri kapsayan aşamanın soruşturma evresi olarak kabul edilmesi gerektiği, savcılıkça olaya el konulduktan sonra bazı aşamaların, özel soruşturma usullerinin bulunması ve bunların yerine getirilmesi, soruşturmanın henüz başlamadığı anlamına gelmeyeceği, 6217 sayılı Yasanın 25. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 161/7. maddesinin gerekçesinde de açıklandığı üzere Cumhuriyet başsavcılıkları arasında yetkisizlik kararları verilerek soruşturma evrakının sürüncemede kalması, yargılama sürecinin uzamasının önlenmesi amacıyla anılan hükmün getirildiği, CMK"da kıyasın cari olduğu bu itibarla bu hükmün kovuşturmadan önceki tüm aşamalarda uygulama imkanı bulunduğu, somut olayda olduğu gibi karşılıklı şekilde verilen yetkisizlik kararlarına ilişkin uyuşmazlığın yetkili ağır ceza mahkemesi tarafından çözümlenmemesi halinde evrakın sürüncemede kalacağının aşikar olduğu, kaldı ki ihzari nitelikteki ilk araştırmanın ağır ceza mahkemesinin yetkili kıldığı savcılıkça yapılmasının, kanun yararına bozma talebine dayanak olarak gösterilen Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 01/01/2006 tarihli genelgesinde belirtildiği şekilde, Bakanlık tarafından soruşturma izni hangi Cumhuriyet başsavcılığına verilmişse o yer savcılığınca soruşturmanın yapılmasına engel de teşkil etmeyeceği hususları birlikte değerlendirildiğinde kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görülmediğinden talebin CMK"nın 309. maddesi uyarınca REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 16/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.