11. Hukuk Dairesi 2016/12205 E. , 2018/842 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasında görülen davada ..... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/01/2016 tarih ve 2014/496-2016/8 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ait ve fakat harici olarak dava dışı ...attığ...plakalı aracın davalı bankanın haksız ve hukuka aykırı olarak .... 2. İcra Müdürlüğünün 2013/186 E sayılı dosyasında başlattığı taşınır rehinin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takip nedeniyle otoparka çekildiğini, ....n araç bedeli olarak aldığı parayı bankadan çektiği kredi ile geri ödemek zorunda kaldığını, bu yüzden faiz ve diğer masraflara uğradığını, aracın otoparkta olduğu müddetçe çekici hizmeti veremediği için kar mahrumiyetinin doğduğunu, yine otoparkta çürümeye bırakıldığı için değer kaybı yaşadığını, sahte imza ile müvekkilinin kefil gösterilmesinde davalı bankanın gerekli özen ve dikkati göstermediğini ve bu nedenle kusurlu olduğunu ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL maddi, 50.000 manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkili bankada asıl borçlu olan....efil olduğunu, borcun ödenmemesi nedeniyle alacağın tahsilini teminen .... 2. İcra Müdürlüğünde taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını....plakalı aracın kaydına yakalama şerhi konulduğunu ancak davacı vekilinin itirazı üzerine şerhin kaldırıldığını, ..... Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığını, davacının soruşturması kesinleşmeden ve yine menfi tespit davası, alacak davası açma yolları varken bu hakları kullanmadan doğrudan işbu davayı açmasının kötüniyet göstergesi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca .....plaka sayılı araç üzerine icra dairesinin 2013/186 esas sayılı dosyası kapsamında 22/02/2013 tarihinde yakalama şerhi konulduğu, bunun takyidatlara işlenildiği, yakalama şerhinin 28/05/2013 tarihinde kaldırıldığı, ancak dosya kapsamında herhangi bir muhafaza ve fiili haciz yapılmadığı, bu nedenle aracın herhangi bir otoparka bağlanmadığını, kredi sözleşmesi altındaki imzanın davacı eli ürünü olmadığı, davalı banka çalışanının özensiz davranması sebebiyle davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı gerekçesiyle maddi tazminat taleplerinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 40.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
.../...
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- 6098 sayılı TBK"nin 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel durumları göz önünde tutarak hükmedeceği manevi tazminat miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken, ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Yukarıda yapılan açıklamalara göre somut olaya gelindiğinde, davacının uğradığı manevi zarar kapsamında hükmedilen manevi tazminat miktarı, olayın özellikleri dikkate alındığında yüksek olup, mahkemece daha ılımlı ve adalete uygun, makul bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, istek halinde aşağıda yazılı 305,65 TL harcın temyiz eden davacıya iadesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 07/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
....