15. Hukuk Dairesi 2014/1785 E. , 2015/857 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, bakiye iş bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Taraflar arasındaki 18.01.2005 tarihli sözleşmenin 19.3. maddesinde "Taşeron kestiği faturaya uygun iş kolu kodunda ve uygun işçilik oranında bordro yapmak zorundadır" hükmü ile davacı taşeron firmaya asgari işçilik bildirimi yapma yükümlülüğü getirilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak alınan 08.05.2013 tarihli ek raporda davacı taşeron tarafından tahsil olunan 2.975.693,90 TL istihkak alacağına ilişkin yatırılması gereken SGK primi 129.557,01 TL olarak hesaplanmış, ancak Kabahatler Kanunu"na göre %25 oranında indirim uygulanması gerektiğinin kabulü halinde davacının sorumlu olacağı prim borcu 95.354,94 TL olarak belirlenmiştir. Mahkemece bilirkişinin %25 indirim uygulanması yönündeki görüşü benimsenerek davacının sorumlu olduğu prim borcu 129.557,01 TL"den 95.354,94 TL"ye düşürülmüş ve bu miktar mahsup edilerek kalan kısım hüküm altına alınmıştır. SGK prim borcu idari para cezası niteliğinde olmadığından uygulama yeri bulunmayan Kabahatler Kanunu hükümlerine dayanarak davacının sorumlu olduğu prim borcundan %25 oranında indirim yapılamaz. Mahkemece ek raporla belirlenen 129.557,01 TL eksik prim ödenmesinin tamamının davacı alacağından mahsubu gerekirken somut olayda uygulama yeri olmayan Kabahatler Kanunu"na atıfla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın temyiz eden davalı yararına bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince kabulüyle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalı tarafa verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 19.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.