16. Ceza Dairesi 2019/1908 E. , 2020/6696 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.04.2018 tarih
Suç : Silahlı terör örgütüne yardım etme, Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Sanıklar ..., .. ... hakkında; TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı
Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet
kararlarına yönelik istinaf başvurularının esastan reddi,
Bölge Adliye Mahkemesince sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üyelik suçuna ilişkin kesin olarak verilen hüküme yönelik olarak, 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan Kanuna eklenen geçici 5. maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içinde temyiz edilmekle tüm sanıklar hakkındaki suçlara ilişkin olarak;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık ... hakkındaki hüküme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tüm dosya kapsamı gözetilerek diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla;
Sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarındaki hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... yönünden;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında, "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı""nın kabul edildiği dikkate alınarak;
Somut dosya kapsamında atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olan detaylı ByLock tespit ve değerlendirme tutanaklarının ilgili birimlerden getirtilmesi, temin edilememesi halinde sanıkların kullanımında olan ve ByLock programının kullanıldığı cep telefonlarına ait HTS kayıtları ile ByLock CGNATT kayıtlarının baz bilgilerinin uzman bilirkişi aracılığıyla karşılaştırılmak suretiyle söz konusu ByLock programının sanıklar tarafından kullanılıp kullanılmadığının tespitine yönelik rapor aldırılması, yine sanıkların emniyet görevlisi olmaları da nazara alınarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve kamuoyunda mahrem imamlar olarak bilinen soruşturma kapsamında oluşturulan veri inceleme raporu, bu delile dayanak teşkil eden el koyma kararı temin edilerek dosyaya getirtilmesi, ayrıca UYAP sisteminde bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzu taranmak suretiyle sanıkların FETÖ silahlı terör örgütü ile ilişkilerine dair tüm bağlantılarının araştırılması, bilgi ve beyana rastlanması halinde bu kişilerin duruşmada tanık olarak dinlenilmelerinin sağlanması, sanık ... yönünden hükümden sonra dosyaya geldiği anlaşılan teşhis tutanağı da olmak üzere CMK"nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanıklar ve müdafilerine okunup diyecekleri sorulduktan ve tüm bu deliller neticesinde sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
b-Sanık ... hakkındaki yönünden;
Kovuşturma aşamasında kendisinin seçtiği bir müdafisi bulunmadığı gibi CMK"nın 156. maddesi uyarınca da hakkında re"sen bir müdafi görevlendirilmeyen sanığın, silahlı terör örgütü üyeliği suçundan da yargılanması yapıldığı dikkate alındığında, CMK"nın 150. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca hakkında müdafi görevlendirilmesinin zorunlu olduğu nazara alınmadan, Anayasanın 36 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddelerinde teminat altına alınan adil yargılanma ilkesine aykırı olacak ve savunma hakkının kısıtlanmasını doğuracak biçimde kovuşturmada müdafi hazır bulundurulmaksızın hakkında mahkumiyet hükmü kurulmak suretiyle CMK"nın 150/3, 188/1, 197/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi;
Kanuna aykırı, sanık ..., ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre tutuklu sanıklar ..., ...ve ..."nun tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı gözetilerek tahliye taleplerinin reddi ile tutukluluk hallerinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.