13. Hukuk Dairesi 2016/27756 E. , 2017/4694 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalılardan ...’dan 14.03.2007 tarihinde satın aldığı aracı, 12.02.2008 tarihinde dava dışı ...ya sattığını, araç bu kişinin elinde iken, aracın usulsüz ithal edilmiş olduğu gerekçesiyle emniyetçe zaptedildiğini, İ...’nun kendisine tazminat davası açtığını ileri sürerek, her türlü fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, kendisinin zararının tazmini için şimdilik 105.000,00 TL’nin 14/03/2007 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davalı ... Gümrük Başmüdürlüğü Nakilhane ve Bedelsiz İthalat Müdürlüğü aleyhine dava Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmışsa da iş bu davanın idari mahkemesinde görülmesi gerektiğinden yargı yolunda hataya düşüldüğü anlaşıldığından bu davalı yönünden açılan davanın görevsizlik nedeniyle reddine, davalı ... yönünden açılan davanın da husumet yokluğundan reddine, davalı ... yönünden açılan davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, 87.600TL davacı alacağının ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/186 Esas sayılı davasından verilen kararın kesinleşme tarihi olan 25/12/2013 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalılardan Hamdi tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyize gelen davalı ...’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının istemi, davalılardan ...’den satın almış olduğu aracın, hukuki ayıplı olduğunun ortaya çıkması nedeniyle, uğramış olduğu zararın tazmininden ibarettir. Dosya kapsamı incelendiğinde, davacının davaya konu aracı, ...’den 14.03.2007 tarihinde aldığı, akabinde 12.02.2008 tarihinde dava dışı ...ya sattığı, aracın bu kişinin elinde iken usulsüz ithal edilmiş olduğu gerekçesiyle, 12.04.2010 tarihinde emniyetçe zaptedildiği, ...’nun zararının tazmini için davacıya yöneldiği ve ... 7.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/186 E. 2012/422 K. sayılı dosyasıyla tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verildiği ve kararın 25.12.2013 de kesinleştiği, işbu davanın ise 08.07.2010 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davaya konu aracın usulsüz ithal edilmiş olması nedeniyle görülen ... ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2012/425Esas, 2014/266Karar sayılı dosyası incelendiğinde ise, mahkemenin verdiği 12.04.2013 tarihli ek karar ile davaya konu aracın “satılamaz, devredilemez” şerhiyle, talebi üzerine İsmail Metin Kutlu’ya iadesine karar verildiği, 04.11.2014 tarihli gerekçeli kararla da yinelendiği, karar kesinleştiğinde şerhin kaldırılacağının belirtildiği, keza aracın yasal yollarla ithal edildiğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, davacı, aleyhine açılan tazminat davası henüz kesinleşmeden, eldeki davayı açmış olup, her dava açıldığı tarih itibariyle değerlendirileceğinden, aleyhine açılan dava sonuçlanmadan işbu davayı açmış olması itibariyle, dava tarihi itibariyle alacağı muaccel olmadığı, hukuki yararı bulunmadığı gibi; ceza yargılama sürecinde aracın ...’ya iadesiyle, davacının, aleyhine biten tazminat davası yönünden yargılamanın yenilenmesini isteyebileceği veya sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanak da istemde bulunabileceği dikkate alındığında, aracın çenç (change) olmadığının tespiti ile birlikte davalı ...’nin herhangi bir kusurunun olmadığının anlaşılmasıyla, ... aleyhine zapta karşı tekeffül hükümlerine dayanmak suretiyle işbu davanın açılması doğru bulunmamıştır. Hal böyle olunca, temyize gelen davalı ... yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda l. bentte açıklanan nedenlerle temyize gelen davalılardan ...’nin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereği usul ve yasaya aykırı olan hükmün davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan 1.496,00 TL harcın istek halinde davalı ..."a iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.