14. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/2023 Karar No: 2019/4366 Karar Tarihi: 14.05.2019
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/2023 Esas 2019/4366 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, hukuk davası sonucunda verilen bir hükme ilişkindir. Davacı, davalıların müdahalesinin men'ini ve muarazanın giderilmesini talep etmiştir. Konu, tapu kayıtlarındaki muhdesat şerhi ile ilgili olup, davalıların ahşap eve müdahale ettiği ve davacıyı mağdur ettikleri iddia edilmiştir. Mahkemece, yapılan keşif sonucunda evin tamamının davalının kullanımına dahil olduğu, davacının kullanımına bırakılan herhangi bir yer olmadığı, davacının kullanımının engellendiği gerekçesiyle davacının payı oranında elatmanın önlenmesine karar verilmiştir. Hüküm sonucunda muhdesat sahibinin adı yanlış yazılmıştır. Kararda, hüküm sonucundaki bu yanlışlık düzeltilerek, hükmün ONANMASINA karar verilmiştir. Kanun maddesi olarak, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesi incelenmiştir.
14. Hukuk Dairesi 2017/2023 E. , 2019/4366 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.08.2015 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin men"i ve muarazanın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi istemine ilşkindir. Davacı vekili; dava konusu 332 ada 9 parsel sayılı taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde bulunan “Parsel üzerindeki ahşap bina ....oğlu ... ve ....oğlu ..."lere aittir" şerhi uyarınca davacının muhdesat sahibi olduğu taşınmaza davalı ...’in müdahalede bulunduğunu, davacıyı bu ahşap eve sokmadığını ve muaraza çıkardığını, haksız olarak davacıyı mağdur eden davalıların dava konusu eve müdahalelerinin men"i ve muarazanın giderilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı ..., davacıda evin anahtarı olmadığını, davacıya anahtar vermeyi teklif ettiğinde davacının evi olduğunu eve ihtiyacı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 20.05.2016 tarihinde yapılan keşif sonucuna göre evin tamanının davalının kullanımına dahil olduğu, davacının kullanımına bırakılan herhangi bir yer olmadığı, davacının kullanımının engellendiği gerekçesiyle davacının payı oranında elatmanın önlenmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir. 6100 sayılı HMK"nın 297/2. maddesinde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu açıklanmıştır. Somut olaya gelince, dava konusu 332 ada 9 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında “Diğer: parsel üzerindeki ahşap bina Mehmet oğlu ... ve ... oğlu ..."lere aittir" şeklinde muhdesat şerhi olduğu halde mahkemece hüküm sonucunun 1. bendinde “332 ada 9 nolu parsel üzerinde bulunan ve tapu kütüğünde Mehmet oğlu ... ve ... oğlu ... adına muhdesat şerhi verilen dava konusu taşınmaza davacının payı oranında elatmanın önlenmesine” karar verilmiştir. Hüküm sonucunda muhdesat sahibinin ... oğlu ... olarak belirtilmesi gerekirken yanılgılı şekilde ... oğlu ... olarak belirtilmesi kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm sonucunun 1. bendinde yer alan “... oğlu ...” ifadesinin hükümden çıkarılmasına yerine “... oğlu ...” kelimelerinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.