3. Hukuk Dairesi 2017/7536 E. , 2019/4256 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 14.02.2007 başlangıç tarihli, 10 yıl süreli kira akdi ile taşınmazda baz istasyonu kurulduğunu, 2013 yılına ilişkin 1 yıllık kira bedeli olan 25.403.13 TL’nin 19.02.2013 tarihinde davalılara ödendiğini, davaya konu baz istasyonunun ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/509 esas numaralı dosyası neticesinde kaldırılmasına karar verildiği, baz istasyonunun kaldırılarak 22.07.2013 tarihinde düzenlenen hasarsızlık tutanağı ile taşınmazın teslim edildiğini, davalılara ödenen yıllık kira bedelinden kullanılmayan ve 22.07.2013 tarihinden sonraki döneme ilişkin kısımların iadesinin talep edildiğini, buna ilişkin ... Noter aracılığı ile 10.10.2013 tarihinde davalılara ihtar gönderildiğini, ancak olumlu sonuç alınamadığını belirterek tahliye sonrası dönem olan 23.07.2013 / 14.02.2014 tarihleri arasındaki dönem olan 206 gün karşılığı 14.474,00 TL"nin 22.07.2013 gününden itibaren akdin 15/b md. uyarınca 1 ay sonraki tarih olan 23.08.2013 tarihinden itibaren yasal faiz ile davalılardan tahsiline karar verilmesi talep etmiştir.
Davalılar, mahkemenin yetkisiz olduğunu, 22.07.2013 gün davalılar ile hasarsızlık tutanağı düzenlendiği, taşınmazın teslim edildiği, tahliyenin gerçekleştiği iddiası ve vakıasının doğru olmadığını, zira davalılar ile düzenlenen herhangi bir hasarsızlık ve tahliye tutanağı bulunmadığı gibi, taşınmaz üzerinde davacı kiracı tarafından yapılmış beton zeminin halen durduğunu, sunulan hasarsızlık tutanağının taraflarıyla bir ilgisinin bulunmadığını, ileri sürerek davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 14.267,51 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, asıl alacağa 23/08/2013 tarihinden itibaren kira akdinin 15/b madde hükmü uyarınca yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, kira bedelinin iadesine ilişkin açılan alacak davasına ilişkindir.
Taraflar arasında 14.02.2007 başlangıç tarihli ve on yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin 6/c maddesinde, taşınmazda kurulu bulunan sistemlerin herhangi bir sebeple sökülmesi durumunda, kiralayanın kendisine peşin ödenen kira bedelinin kullanılmayan kısmını kiracıya bir ay içerisinde iade edeceği, 15/b maddesinde de, kiracının, iş bu kira sözleşmesini bir ay önceden, yazılı bildirimde bulunmak kaydı ile herhangi bir zamanda, hiçbir neden göstermeden feshetme hakkına sahip olduğu, kiralayanın bu durumu şimdiden kabul edeceği ve bu durumda herhangi bir hak ve alacak talebinden bulunmayacağını beyan ve taahhüt edeceği, fesih tarihinden sonraki döneme ilişkin olarak peşin ödenmiş kira bedeli var ise kiralayanın bu bedeli fesih tarihinden sonra bir ay içerisinde kiracıya iade edeceği kararlaştırılmıştır. Davacı kiracı, 10.10.2013 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile davalılara kira sözleşmesinin 15/b maddesi gereğince feshedildiğini bildirmiştir. Öte yandan, davacı kiracı 22.07.2013 tarihli “Montaj Sonrası Hasarsızlık Tutanağı” ile taşınmazda kurulu bulunan sistemlerin kaldırılarak dava dışı ... ’a teslim ettiğini bu nedenle kira sözleşmesinin 6/c ve 15/b maddeleri gereğince kira bedelinin iadesi gerektiğini iddia etmiş, davalı kiraya verenler ise kiralananın teslim edildiğini kabul etmemişlerdir. Kiralananın tahliye ve teslim edildiği hususu yazılı delillerle usulüne uygun kanıtlanmalıdır.
Mahkemece, davaya konu baz istasyonunun kaldırılmasına ilişkin ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ilamının infaz edildiğine dair evrakın ibraz olunması ile taşınmazın hasarsızlık tutanağı tarihi itibariyle tahliye edildiği, bu nedenlerle davacı kiracının kullanılmayan döneme ilişkin kira bedelin talep edebileceği gerekçesiyle davalılardan hasarsızlık tutanağı tarihini takip eden 23.07.2013 günü ile kira akdinin sonu olan 13.02.2014 tarihi arasındaki 205 gün kira bedeli olan 14.267,51 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kiracı yasal tahliye ve anahtar teslimi gerçekleşinceye dek kira parasını ödemekle yükümlüdür. Kiralanan tahliye edilmedikçe kiracının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükleri devam eder. Kiralananın tahliyesi ise teslim ile olur. Teslimin varlığı ise kiracı tarafından ispatlanmalıdır. Kiralananın boşaltılması, adresini taşıması yahut kiracı tarafından kullanılmaması yasal teslim olmadığından, kiraya veren tarafından kabul edilmedikçe kiracıyı yükümlülüklerinden kurtarmaz. Somut olayımızda da kiracı davacı, taşınmazda kurulu bulunan sistemleri kaldırarak davalı kiraya verenlere teslim ettiğini usulüne uygun belge ile kanıtlayamamıştır. Bu nedenle kira sözleşmesinin 6/c maddesine dayanarak peşin ödenen kira bedelinin iadesini talep edemez. Mahkemece anılan hususlar gereğince davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’ un 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 08/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.