MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 124 ada 9 ve 11 parsel sayılı 24.749,61 ve 35.249,45 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan, tapu kaydı nedeniyle 124 ada 9 parsel ... adına, 124 ada 11 parsel ... adına, aynı çalışma alanında bulunan 124 ada 10 parsel sayılı 29.499,54 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı, pay satışı ve zilyetlik nedeniyle ... adına tespit edilmiş, 124 ada 15 parsel sayılı 80.9531,17 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise mera vasfıyla orta malı olarak sınırlandırılmıştır. Davacı ..., kendisine ait 124 ada 10 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiğini ve bu eksikliğin 124 ada 1, 9 ve 11 parsel sayılı taşınmazlardan kaynaklandığını ileri sürerek dava açmış; yargılama sırasında 124 ada 1 parsel sayılı taşınmazın dava konusu olmadığının, asıl dava konusu edilen yerin 124 ada 15 parsel sayılı taşınmaz olduğunun anlaşılması üzerine 124 ada 15 parsel tutanağı davalı hale getirilmiştir. Mahkemece, “hükmün gerekçesiz olmasının ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulmasının isabetsizliğine" değinilen bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, temyize konu davacı ... davasının kısmen kabulüne, çekişmeli 124 ada 9, 10, 11 ve 15 parsel sayılı taşınmazların tespitlerinin iptaline, 08.09.2009 tarihli bilirkişi raporu ekindeki kroki esas alınmak suretiyle; 124 ada 10 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (A) harfiyle gösterilen 21.688,69 metrekarelik yerin, 124 ada 9 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (E) harfiyle gösterilen 887,77 metrekarelik yerin, 124 ada 11 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (B) harfiyle gösterilen 4.298,34 metrekarelik yerin ve 124 ada 15 parsel sayıl taşınmaz içerisinde kalan ve (C) harfiyle gösterilen 3.201,05 metrekarelik yerin bu parsellerden ifrazı ile toplam 30.075,85 metrekare olacak şekilde birleştirilerek 124 ada 10 parsel numarasıyla ve tarla vasfıyla davacı ... adına tesciline, 124 ada 9 parsel sayılı taşınmazdan geriye kalan ve (L) harfiyle gösterilen 23.861,84 metrekarelik yerin, 124 ada 11 parsel sayılı taşınmazdan geriye kalan ve (K) harfiyle gösterilen 30.951,11 metrekarelik yerin aynı parsel numaralarıyla ve tarla vasfıyla tespit gibi tescillerine, 124 ada 15 parsel sayılı taşınmazdan geriye kalan ve (P) harfiyle gösterilen 836.330,15 metrekarelik yerin aynı parsel numarasıyla ve mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline kaydına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kadastro hakimi doğru, infazı kabil ve infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde karar vermekle yükümlüdür. Somut olayda; Mahkemece, davacıya ait 124 ada 10 parsel sayılı taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi raporunda (D) harfi ile gösterilen bölümü yönünden hüküm kurulmadığı ve ayrıca 124 ada 9 parsel sayılı taşınmazın (E) harfi ile gösterilen bölümü ile 124 ada 10 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümü arasında (F) harfi ile gösterilen yol bulunduğu halde, infazı mümkün olmayacak şekilde (E) bölümünün (A), (B) ve (C) harfleriyle gösterilen bölümlerle birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece, infazda tereddüt uyandıracak şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre şimdilik sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.