Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3093
Karar No: 2019/2487
Karar Tarihi: 11.04.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/3093 Esas 2019/2487 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararı sonrası incelenerek yapılan yargılaması sonunda, dava konusu olan para miktarının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildi. Ancak, davada kötüniyet tazminatı talep eden davalının talebi yönünde gerekli inceleme yapılmadığı için hüküm bozuldu. Ayrıca, davanın reddi sonrası nispi vekalet ücreti yerine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi ve davalının yargılama giderleri konusunda karar verilmemesi hatalı bulundu. Kararda geçen kanun maddeleri: Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesi ve Türk Ticaret Kanunu'nun 69. maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2017/3093 E.  ,  2019/2487 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, taraflar tekstil sektöründe faaliyet gösteren firmalar olup, müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalının davacıya kestiği iki sayfadan oluşan 15.02.2006 tarihli fatura toplamı 190.173,80 Euro iken davalının hatalı olarak 208.836,75 Euro yazdığını, söz konusu fatura bedelinin 03.04.2006 tarihinde davalıya ödendiğini, ancak daha sonra yapılan incelemede hatanın fark edildiğini, sehven fazladan ödenen 18.662,95 Euro"nun iadesi için yapılan başvuruların sonuçsuz kaldığını, alacağın tahsili için girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevabında, takip dayanağı faturalarda ihracatı gerçekleştirilen ürünlerin toplam ihracat bedelinin 209.799,05 Euro cif olarak fatura edildiğini, davacının davasına dayanak olarak gösterdiği belgede müvekkili şirketin kaşe ve imzasının bulunmadığını, gümrük çıkış beyannamesine esas olan fatura bedeli dikkate alındığında davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, takip tarihinden önce müvekkili şirketi temerrüde düşüren herhangi bir ihtarın bulunmadığını, bu nedenle işlemiş faiz talebinin dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre davaya konu fatura ibaresi yazılı olan belgede toplama hatasının yapıldığı ve bu toplama hatasının 18.662,95 Euro olduğu, davacının bu miktar kadar alacaklı olduğu, söz konusu alacağın Türk Lirası karşılığının ise takip tarihi (24.06.2009) itibariyle 40.931,58 TL olduğu, davacının takip talebinde 40.347,43 TL istediği, davalının takipte temerrüde düşürüldüğü alacağın likit bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2016/3327 E., 2016/13009 K. sayılı ve 06.10.2016 tarihli bozma ilamında " Davalı taraf Türkiye"de üretmiş olduğu malları 15.02.2006 tarihli fatura ve ekindeki çek listesi ile birlikte (malların cinsi) gümrüğe teslim etmiş olup, toplam 208.836,75 Euro tutarlı faturada teslim bakiyesinin ekindedir. Dolayısıyla yurtdışına çıkan malın Türkiye"den çıkışına ilişkin resmi belgesi mevcuttur. Her ne kadar davacı taraf, davalı yanca Türkiye gümrüğüne ibraz edilen çek listesindeki malların 190.173,80 Euro olduğunu bildiren belge sunmuş ise de bu belgenin davalıdan sadır olduğu, bir başka deyişle davalı yanca düzenlendiği kanıtlanmalıdır. Dosyaya sunulan deliller incelendiğinde, davalı tarafından inkar edilen belgenin davalı tarafından düzenlenmiş aslı ibraz edilememiştir. Hal böyle olunca malın satış bedelinin T.C gümrüğünden çıkan fatura tutarında olduğunun kabulü ile davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir." denilmek suretiyle hüküm bozulmuştur.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen nitelikte olmasına göre davanın reddi nedeniyle davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    2-Davalının bozmadan önce yapmış olduğu yargılama giderleri bulunmasına karşılık mahkemece "davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    3-Mahkemece davanın reddine karar verilmesine karşın kötüniyet tazminatı talebinde bulunan davalının bu talebi yönünden gerekli inceleme yapılarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1), (2) ve (3) nolu bentlerde belirtilen nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 11/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi