10. Ceza Dairesi 2020/13797 E. , 2020/9506 K.
"İçtihat Metni" Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/09/2019 tarihli ve 2019/197 esas, 2019/286 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 30/06/2020 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1-Sanık ... hakkında, 07/07/2017 tarihli “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığının 22/02/2018 tarihli ve 2017/2634 soruşturma, 2018/20 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2.maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına, aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararın 27/02/2018 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1.maddesine göre şüpheliye tebliğ edildiği, tebliği ve kesinleşmesi beklenmeden 23/02/2018 tarihinde infazı için Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2-Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 09/03/2018 tarihli ve 2018/752 DS sayılı çağrı yazısının 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre şüpheliye 16/03/2018 tarihinde tebliğ edildiği, müdürlüğe başvurmaması nedeniyle uyarılmasına karar verildiği, 03/04/2018 tarihli uyarı yazısının 03/04/2018 tarihinde müdürlükte elden tebliğ edildiği, 03/04/2018 tarihinde yükümlü ön bilgilendirme formu imzalatılarak aynı tarihte hastaneye sevkedildiği, Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 08/05/2018 tarihli raporunda tedavisine gerek olmadığının bildirilmesi üzerine denetim planı hazırlandığı, 04/06/2018 tarihli bireysel görüşmesine ve aynı tarihli vaka sorumlusu görüşmesine, 25/06/2018 tarihli bireysel görüşmesine, 16/07/2018 tarihli bireysel görüşmesine ve aynı tarihli vaka sorumlusu görüşmesine, 29/08/2018 tarihli ve 20/09/2018 vaka sorumlusu görüşmelerine katıldığı, 15/10/2018 tarihli grup/seminer çalışmasına ve aynı günlü vaka sorumlusu görüşmesine katılmaması nedeniyle İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonunun 16/10/2018 tarihli kararı ile yükümlülüklere uymamakta ısrar ettiği gerekçesiyle dosyanın kapatılmasına karar verildiği,
3-Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kaldırılarak sanık hakkında, 15/03/2019 tarihli, 2017/2634 soruşturma, 2019/473 esas ve 2019/470 sayılı iddianame ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 53 ve 58.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
4-Kanun yararına bozma istemine konu Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/09/2019 tarihli ve 2019/197 esas,2019/286 sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK’nın 191/1 ve 62.maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, Karacabey 1. Asliye Ceza mahkemesinin 2013/11 esas ve 2013/451 karar sayılı ilamı tekerrüre esas alınarak 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi gereğince sanık hakkında 1. defa mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına, karar verildiği, kararın 21/10/2019 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında,
“ Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak veya kullanmak suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 58/6. maddesi gereğince cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/09/2019 tarihli ve 2019/197 esas, 2019/286 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanığın tekerrüre esas alınan Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/07/2013 tarihli ve 2013/11 esas, 2013/451 sayılı ilâmına konu suç tarihinin 11/11/2012 olduğu, kayden 19/01/1995 doğumlu olan sanığın söz konusu ilâma konu suçu işlediği tarihte 15-18 yaş grubu aralığında bulunduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı Kanun"un 58/5. maddesinde yer alan “Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz” şeklindeki hüküm ile sanığın adlî sicil kayında tekerrüre esas alınabilecek surette başkaca bir mahkûmiyet kaydının bulunmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/09/2019 tarihli ve 2019/197 esas, 2019/286 sayılı kararının bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık ..."ın, “ Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan yapılan yargılama sonucunda Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/09/2019 tarihli ve 2019/197 esas, 2019/286 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 58/6. maddesi gereğince cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verildiği, anlaşılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde;
1-6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ve bu kararla birlikte verilebilecek olan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik herhangi bir kanun yolu öngörülmemiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile bu karara bağlı olarak verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik TCK"nın 191/2. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır." şeklindeki düzenleme gereği, "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilerek kesinleştirilmesi gerektiği, şüpheli hakkında verilen "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilmeden ve kesinleşmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı,
İncelemeye konu dosyada ise; sanık ... hakkında, 07/07/2017 tarihli “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığının 22/02/2018 tarihli ve 2017/2634 soruşturma, 2018/20 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2.maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına, aynı Kanunun 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararın 27/02/2018 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre şüpheliye tebliğ edildiği, tebliği ve kesinleşmesi beklenmeden 23/02/2018 tarihinde infazı için Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,bu nedenle müdürlükçe gönderilen çağrı kağıdının herhangi bir hukuki sonuç doğurmayacağı, şüpheli hakkında Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılarak kamu davası açılabilmesi için şüphelinin erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi gerekmekte olup şüphelinin fiilinin ısrar olarak değerlendirilebilmesi için en az 2 kez ihtar yapılmış olması ve şüphelinin usulüne uygun 2 haklı ihtara rağmen ısrarla denetime uymaması gerektiği, somut olayda sanık adına çıkarılan çağrı kağıdının hukuki sonuç doğurmaması nedeniyle sanığın kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar ettiğinin kabul edilemeyeceği gözetilmeden sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırıdır.
2-Kabule göre de;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 58/5.maddesinde yer alan “Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz” hükmü gereğince fail; tekerrüre esas alınacak hükme konu suçu onsekiz yaşından önce işlemiş ise tekerrür hükümleri uygulanamayacağı, sanığın tekerrüre esas alınan Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/07/2013 tarihli ve 2013/11 esas, 2013/451 sayılı ilâmına konu suç tarihinin 11/11/2012 olduğu, kayden 19/01/1995 doğumlu olan sanığın söz konusu ilâma konu suçu işlediği tarihte 15-18 yaş grubu aralığında bulunduğu, 5237 sayılı Kanun"un 58/5. maddesinde yer alan hüküm ile sanığın adlî sicil kayında tekerrüre esas alınabilecek başkaca bir mahkûmiyet kaydının bulunmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı, gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi kanuna aykırıdır.
Sonuç olarak; yukarıda (1) numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle, mahkemesince, açılan kamu davası hakkında, kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/8. maddesi uyarınca durma kararı verilerek, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın usulüne uygun şekilde kesinleşmesini takiben geçerli tebligat işlemleri yapılarak denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi, denetimli serbestlik tedbirine uygun davranılmaması halinde yargılamaya devamla işin esasına girilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi değişik gerekçe ile yerinde görülmüştür.
D-) Karar:
Açıklanan nedenlerle; mahkemesince, açılan kamu davası hakkında; kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden durma kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi değişik gerekçe ile yerinde görüldüğünden Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/09/2019 tarihli ve 2019/197 esas, 2019/286 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,23/12/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.