Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/7796 Esas 2020/5939 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7796
Karar No: 2020/5939
Karar Tarihi: 16.06.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/7796 Esas 2020/5939 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyeti TCK'nın 157/1, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince gerçekleşti. Sanığın borsacı olmadığı halde kendisini borsacı olarak tanıtıp, katılanlardan toplamda 81.750,00 TL para aldığı ve bu paraları geri ödemediği iddia ediliyordu. Dosya uzlaşmayla sonuçlanmadı ve yapılan inceleme sonucunda suçlamalar doğru kabul edildi. Sanık savunması, katılan beyanları ve tanık anlatımı da dikkate alındı. Temyiz itirazları reddedildi ve hükümler onanarak karar alındı.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 157/1 maddesi: \"Bir kimseyi aldatmak suretiyle onun veya başkasının malvarlığına zarar veren kişi, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.\"
- TCK'nın 52/2-4 maddeleri: \"Niteliği ve miktarı ne olursa olsun vatandaşların malvarlığına yönelik her türlü suçtan dolayı verilebilecek cezalarda, para cezası uygulanması mümkündür. Para cezası, mağdurun zararının tazmini veya miktarını aşamaz.\" \"Bu fıkranın uygulanmasında, maddi yönden güçsüz veya korunmaya muhtaç olan kişilerin korunması esastır.\" \"Belirtilen hususlar gözetilmek suretiyle, sanığın
15. Ceza Dairesi         2018/7796 E.  ,  2020/5939 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığa atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaşma bürosuna tevdii edildiği ancak; uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
    Sanığın gerçekte borsacı olmadığı halde, borsada her hangi bir işlemde bulunmadığı halde katılanlara ve çevresine kendisini borsacı olarak tanıttığı, borsada profesyonel elemanları, simsarları, brokırları olduğunu, kendisinin çok iyi borsacı olduğunu, hangi şirketlerin kağıtlarının iyi kazandırdıklarını önceden özel istihbaratlar ile bildiğini, borsada yüksek miktarda para kazanarak getiri elde etmesinin mümkün olduğunu, zarar etmesi durumunda anaparayı kendisinin karşılayacağını söylediği ve çevresinde başka şahıslardan bu şekilde aldığı paralardan sonra borsada kazandığından bahisle kar payı adı altında kısım kısım paralar verdiği, bu şekilde ismini çevrede duyurduğu ve katılanlarla da birebir görüşerek güven telkin ettiği, bu şekilde katılanlardan ..."den toplamda 35.000,00 TL, ..."dan 18,750,00 TL ve ..."den 28.000,00 TL para aldığı, aldığı paraların borsada battığı şeklinde iddia ederek katılanlara iade etmediği ve zamanla katılanların telefonlarına çıkmadığı, katılanların sanığa ulaşamadıkları, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçu işlediği iddia olunan somut olayda; sanık savunması, katılan beyanları, tanık anlatımı ve tüm dosya kapsamına göre sanığın mahkumiyetine ilişkin mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.

    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin suçun unsurlarının oluşmadığına yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 16/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.