10. Ceza Dairesi 2020/13794 E. , 2020/9503 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Düzce 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/03/2016 tarihli ve 2015/646 esas, 2016/217 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 30/06/2020 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1-Şüpheli ... hakkında, 04/07/2015 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 08/09/2015 tarihli ve 2015/8192 soruşturma, 2015/327 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına, aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına, kesin olarak karar verildiği, kararın doğrudan şüphelinin MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı, 07/10/2015 tarihinde şüpheliye bizzat tebliğ edildiği, kararın 02/11/2015 tarihinde infazı için Düzce Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2-Şüphelinin 16/07/2015 tarihinde rahatsızlanarak uyuşturucu madde kullandığı şüphesi ile Düzce Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine getirilmesi sonrasında, 27/10/2015 tarihinde, Düzce Üniversitesi Düzce Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı bölümünde yapılan idrar tahlilinde uyuşturucu madde kullandığının tespit edilmesi üzerine, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırıldığı ve Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 27/11/2015 tarihli, 2015/8192 soruşturma, 2015/4179 esas ve 2015/3506 sayılı iddianamesi ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması talebiyle Düzce 6.Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
3- Düzce 6. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 22/03/2016 tarihli ve 2015/646 esas, 2016/217 sayılı kararı ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62.maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve cezanın aynı Kanun’un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine, 2 yıl denetim süresi belirlenmesine karar verildiği, sanığın yüzüne karşı verilen kararın 30/03/2016 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği,
4-Sanığın denetim süresi içerisinde yeniden 02/09/2016 tarihinde kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlemesi nedeniyle cezalandırılmasına ve erteleme kararı veren Düzce 6. Asliye Ceza Mahkemesine bildirimde bulunulmasına karar verildiği, bildirim üzerine Düzce 6. Asliye Ceza Mahkemesinin kapatılması nedeniyle dosyanın devredildiği Düzce 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/07/2017 tarihli ve 2015/959 esas ve 2016/734 karar sayılı ek kararı ile 1 yıl 8 ay erteli hapis cezasının aynen infazına karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 08/09/2015 tarihli ve 2015/8192 soruşturma, 2015/327 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/3. maddesi uyarınca şüpheli hakkında 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, şüphelinin erteleme süresi içerisinde 16/07/2015 tarihinde yeniden kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçunu işlediğinden bahisle Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 27/11/2015 tarihli ve 2015/8192 soruşturma, 2015/4179 esas, 2015/3506 sayılı iddianame ile kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Düzce 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/03/2016 tarihli ve 2015/646 esas, 2016/217 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay (Kapatılan) 20. Ceza Dairesinin 26/05/2016 tarihli ve 2016/1582 esas, 2016/3201 karar sayılı ve Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 16/05/2016 tarihli ve 2016/927 esas, 2016/4447 karar sayılı ilâmlarında da değinildiği üzere, şüpheli hakkında verilen "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı, şüpheli hakkında Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 10/08/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın kesin olarak verildiği, şüpheliye anılan karara karşı itiraz kanun yoluna başvuru hakkı tanınmadığı cihetle, kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden kamu davasının durmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Düzce 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/03/2016 tarihli ve 2015/646 esas, 2016/217 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
İncelenen dosyada; şüpheli hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 08/09/2015 tarihli ve 2015/8192 soruşturma, 2015/327 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına, aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına, kesin olarak karar verildiği, şüphelinin erteleme süresi
içerisinde 27/10/2015 tarihinde, Düzce Üniversitesi Düzce Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı bölümünde yapılan idrar tahlilinde uyuşturucu madde kullandığının tespit edilmesi üzerine, yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlemesi nedeniyle, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 27/11/2015 tarihli ve 2015/8192 soruşturma, 2015/4179 esas, 2015/3506 sayılı iddianamesi ile kamu davası açılması üzerine, yapılan yargılama sonucunda, Düzce 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/03/2016 tarihli ve 2015/646 esas, 2016/217 sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anlaşılmıştır.
28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ve bu kararla birlikte verilebilecek olan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik herhangi bir kanun yolu öngörülmemiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile bu karara bağlı olarak verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik TCK"nın 191/2. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır." şeklindeki düzenleme gereği, "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilmesinin gerektiği, şüpheli hakkında verilen karar kendisine tebliğ edilmeden ve itiraz hakkı beklenilmeden, dolayısıyla kesinleşmeden Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı, şüpheli hakkında Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 08/09/2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına ilişkin karar her ne kadar şüpheliye 07/10/2015 tarihinde tebliğ edilmiş ise de, anılan kararın kesin olarak verildiği, şüpheliye anılan karara karşı itiraz kanun yoluna başvuru hakkı tanınmadığı, bu nedenle beş yıllık erteleme süresinin de işlemeye başlamayacağı, dolayısıyla 27/10/2015 tarihli uyuşturucu madde kullanma eyleminin, beş yıllık erteleme süresi içerisinde işlendiğinden sözedilemeyeceği anlaşıldığından, kamu davasının açılma koşulunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir. Dolayısıyla, bu usulsüzlüğü ortadan kaldırmak için, şüpheliye “kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte yeniden usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesi gerektiğinden mahkemece kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden kamu davasının durmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D)Karar:
Açıklanan nedenlere göre; kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere 5271 sayılı CMK’nın 223/8-2. cümlesi uyarınca kamu davasının durmasına ve şüpheliye “kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte yeniden usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesi ve infazının sonucunun beklenilmesi için Düzce Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırı olduğundan Düzce 6. Asliye Ceza
Mahkemesinin 22/03/2016 tarihli ve 2015/646 esas, 2016/217 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 23/12/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.