Esas No: 2019/3947
Karar No: 2022/1143
Karar Tarihi: 31.03.2022
Danıştay 9. Daire 2019/3947 Esas 2022/1143 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/3947 E. , 2022/1143 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/3947
Karar No : 2022/1143
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Hizmetleri Nakliye İhrakiye Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacın şirket adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; dava konusu ödeme emrinin 23/02/2018 tarihinde kanuni temsilci … 'ın ikâmet adresinde yengesi … 'a tebliğ edildiği, şirket adına yapılacak tebligatın, şirketin kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde bizzat ilgilisine yapılması gerektiğinden yapılan tebligatın usulsüz açılan davanın ise süresinde olduğu, dava konusu ödeme emrinin; şirket adına düzenlenen … , … sayılı, … sayılı ve … , … sayılı … nolu ihbarnameler ile şirket tarafından 6736 sayılı Kanun kapsamında yapılan matrah artırımından kaynaklanan tarhiyatlara ilişkin olduğu, ödeme emrinin 6736 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımı nedeniyle tahakkuk ettirilen amme alacaklarına ilişkin kısımları yönünden, şirketin 6736 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımına kendi rızası ile başvurduğu, bu başvuruya istinaden tahakkuk eden vergi borçlarının vadesinde ödenmediği anlaşıldığından, düzenlenen dava konusu ödeme emrinin bu kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı; ödeme emrinin diğer kısımları yönünden, ödeme emirlerinin dayanağı iki nolu ihbarnamelerin ilanen tebliğ edildiği, ilanen tebliğden önceki aşamaya ait tebliğ alındısının incelenmesinden, üzerinde "bekleme müddeti bittiğinden iade" kaşesi yer aldığı, başka herhangi bir açıklama mührün veya imzanın bulunmadığı, vergilendirme ile ilgili işlemlerin (ihbarname, ödeme emri vs.) öncelikle 213 sayılı Kanunun 93. 101. ve 102. maddesinde belirtilen usullerin tüketilmesi suretiyle tebliğine çalışılması, bu usullerin tüketilmesine rağmen tebliğ edilemeyen işlemlerin ilân yoluyla tebliğ yoluna gidilmesi gerekirken bu konuda belirlenen usuller tüketilmeden, yapılan ilanen tebligatın usule aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen reddine, dava konusu ödeme emrinin 6736 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımından kaynaklanan vergi borçları yönünden davanın reddine, … , … ilâ … sayılı, … sayılı ve … ilâ … sayılı … nolu ihbarnamelerinden kaynaklanan kısmı yönünden davanın kabulüne, bu kısmın iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi Kararının kabule ilişkin kısmının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği, şirket yetkisinin mernis adresinde bulunmadığına dair adres tutanaklarının mevcut olduğu ve şirketin mükellefiyet kaydının re'sen terk ettirildiği dikkate alındığında ihbarnamelere ilişkin yapılan tebliğin hukuka uygun olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacın şirket adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 saylı Vergi Usul Kanunu'nun "Tebliğ esasları" başlıklı 93. maddesinde, "Tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilümum vesikalar ve yazılar adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasiyle ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmiyenlere ilan yolu ile tebliğ edilir.Şu kadar ki, ilgilinin kabul etmesi şartiyle, tebliğin daire veya komisyonda yapılması caizdir." düzenlemesine, "Tebliğ yapılacak kimseler" başlıklı 94. maddesinde, "Tebliğ mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılır. Tüzel kişilere yapılacak tebliğ, bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmıyan teşekküllerde bunları idare edenlere veya temsilcilerine yapılır. Tüzel kişilerin mütaaddit müdür veya temsilcisi varsa tebliğin bunlardan birine yapılması kafidir. Tebliğ, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müsdahdemlerinden birine yapılır. (Muhatap yerine bu şekilde kendisine tebliğ yapılacak kimsenin görüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmaması ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmaması gerekir.)" kuralına, "Bilinen adresler" başlıklı 101. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan hâlinde ise; bu Kanun'a göre bilinen adreslerin; mükellef tarafından işe başlamada bildirilen adresler, adres değişikliğinde bildirilen adresler, işi bırakmada bildirilen adresler, vergi beyannamelerinde bildirilen adresler, yoklama fişinde tespit edilen adresler, vergi mahkemesinde dava dilekçelerinde ve cevaplarında gösterilen adresler, yetkili memurlarca tutanakla tespit edilen adresler (İlgilinin tutanakta imzası bulunmak şartıyla) ve bina ve arazi vergilerinde komisyonlarca tahrir vesikalarında tespit edilen adresler olduğu düzenlenmesine yer verilmiştir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 54. maddesinde, müddeti içinde ödenmeyen amme alacağının tahsil dairesince cebren tahsil edileceği, 55. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan şeklinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı, 58. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan şeklinde de kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde vergi mahkemesi nezdinde dava açabileceği belirtilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemelere göre, bir tebligatın geçerli sayılabilmesi için, öncelikle muhatabın bilinen adreslerinde, muhataba veya Kanun'da sayılan bazı özel durumlar için muhatap yerine tebligatı kabule yetkili kimselere yapılmış olması gerekir. Kanun, muhatap yerine tebligatı kabule yetkili kimselere yapılacak tebliğin, muhataba yapılmış sayılacağını öngörmüştür. Ayrı bir tüzel kişiliği olan şirket adına yapılacak tebligatın da kural olarak öncelikle şirketin bilinen adresinde tebliği yoluna gidilerek ilgilinin adreste bulunamaması veya adresin boş ve kapalı olduğu hususlarının usulüne uygun şekilde tespit edilmesi durumunda, kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde bulunanlardan birine yapılabileceği açıktır. İkâmet adresinde yapılacak tebligatlarda da tebliğ yapılabilecek kişiler bakımından, görünüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmama ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmama şartları dışında herhangi bir sınırlama getirilmemiştir.
Dolayısıyla, tüzel kişilere bilinen adreslerinde ulaşılamaması hâlinde, tebligatın, kanuni temsilcinin ikâmet adresinde yapılmasının denenmesi yönünde kanuni bir zorunluluk bulunmamakla birlikte, tebliğ edilecek evrakın kanuni temsilciye ya da ikâmet adresinde bulunanlardan birine tebliğ edilmiş olması, tebligatı hukuka aykırı kılan bir neden olarak görülemez.
Dosyanın incelenmesinden, şirketin mükellefiyet kaydının 31/12/2013 tarihinde re'sen terk ettirilmesi nedeniyle kanuni temsilcisinin ikametgah adresine çıkarılan tebliğin yengesi … 'a 23/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, muhatap davacı yerine bu şekilde kendisine tebliğ yapılan … 'ın görüşüne nazaran 18 yaşından aşağı ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunduğuna yönelik herhangi bir kaydın ödeme emirlerine ilişkin tebliğ alındısında bulunmadığı görüldüğünden, usulüne uygun biçimde tebliğ edilen ödeme emirlerine karşı dava açma süresi geçtikten sonra 21/03/2018 tarihinde açılan davanın, süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar veren Vergi Mahkemesi kararının aleyhe olan kısmı yönünden davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 31/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.