20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7283 Karar No: 2018/1741 Karar Tarihi: 13.03.2018
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/7283 Esas 2018/1741 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/7283 E. , 2018/1741 K.
"İçtihat Metni"
.....
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ....., ... köyü 809 parsel sayılı taşınmaz, 10289,00 m² yüzölçümü ile tarla vasfıyla senetsizden davalı gerçek kişiler adına tespit görmüştür. Davacı ... 08/07/1977 tarihli dilekçesinde, ..... Tapulama komisyonunun ... .... köyünde 478, 534, 530, 527, 535, 773 ve 809 sayılı parseller hakkında vermiş olduğu 17.03.1977 tarihli kararın iptali ile babası .... intikal eden kanunî hissesinin adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. ..... Kadastro Mahkemesinin 30.6.1993 tarih ve 1977/849 E. - 1993/15 K. sayılı yetkisizlik kararıyla dosyanın görevli ve yetkili ... ... Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. ....k Kurulunun 09/06/2004 tarih ve 278 kararı gereğince, .... adliyesinin kapanmasıyla dosyanın ... ..... Mahkemesine gönderilerek 2004/5 Esasına kaydedildiği ve 2004/3 Esas sayılı dava arasında fiili irtibat bulunduğu, her iki dosyanın birleştirilerek davanın 2004/3 Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine karar verildiği, daha sonra temyize konu 2005/22 Esas sayılı dosyanın tefrik edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne 809 parsel sayılı taşınmazın 10289 m² yüzölçümü ve tarla vasfıyla muris ... mirasçıları arasında hisseleri oranında tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu çalışmaları 1977 yılında yapılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmadığı anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanununun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 13/03/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.