3. Hukuk Dairesi 2017/8000 E. , 2019/4242 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kiracılık sıfatının tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, dava dışı Güllük Belediye Başkanlığı tarafından Güllük Belediyesi Spor Kulübü Derneği"ne tahsis edilen Dawe Cafe ünvanlı işletmeyi 15.05.2010- 15.05.2012 tarihleri arasında iki yıl süre ile kiraladığını, süre sonunda 15.05.2012 başlangıç tarihli bir yıl süreli yeni kira sözleşmesi imzalandığını, 20.10.2014 tarihinde tahsis işlemi iptal edildiğinden davalının sözleşmenin tarafı haline geldiğini, sözleşmenin uzatılmasına yönelik yapılan başvurunun 16.01.2015 tarihli Belediye Encümen kararı ile büfe olarak kiralanan yerin kira sözleşmesinin başlangıcından itibaren amacı dışında içkili kafeterya olarak kullanıldığından bahisle reddedildiğini, anılan işlemin hukuka aykırı olduğunu belirterek kiracılık sıfatının devam ettiğinin tespitine, muazaranın giderilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, kiralananın tahliyesine ilişkin alınan Belediye encümen kararının iptaline yönelik açılan ... İdare Mahkemesi"nin 2015/231 Esas sayılı davada, anılan işlemlerin iptaline karar verilmiş olması ve bahsi geçen davanın derdest olduğu değerlendirilmekle hukuki yararın bulunmaması sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 316. maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür. Kiracının bu yükümlülüğe aykırı davranması durumunda sözleşmeye aykırılık nedeniyle tahliyesine karar verilebilmesi
için kiraya verenin konut ve çatılı işyeri kirasında kiracıya en az otuz gün süre vererek aykırılığın giderilmesini, aksi takdirde sözleşmeyi feshedeceğini yazılı olarak bildirmesi ve tanınan bu süre içerisinde de akde aykırılığın giderilmemiş olması gerekir. Diğer kira ilişkilerinde ise, kiraya veren, kiracıya önceden bir ihtarda bulunmaksızın, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilir. Konut ve çatılı işyeri kirasında, kiracının kiralanana kasten ağır bir zarar vermesi, kiracıya verilecek sürenin yararsız olacağının anlaşılması veya kiracının bu yükümlülüğe aykırı davranışının kiraya veren veya aynı taşınmazda oturan kişiler ile komşular bakımından çekilmez olması durumlarında kiraya veren, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilir.
Somut olayda; Davaya dayanak 15.05.2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin varlığı hususunda, uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bilindiği gibi tespit davasının konusunu bir hukuki ilişki oluşturabilir. Tespit davasının dinlenebilmesi için davacının bir hakkı veya hukuki durumunun hali hazır bir tehlike ile ciddi bir biçimde tehdit edilmiş olması, bu ciddi tehdit sebebiyle davacının hukuki durumunun tereddüt veya belirsizlik içinde bulunması, bu hususun davacı için bir zarar doğurabilecek nitelikte olması gerekir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’ nun 310. maddesi gereğince yeni malik önceki malikle yapılan kira sözleşmesinin tarafı olacağından kiraya verenin değişmesi akdi sona erdirmez. Davalı ... tarafından sözleşmenin tek taraflı feshi nedeni ile İdare Mahkemesinden başlayan ve bu davanın açılmasına kadar devam eden süreç içinde sözleşmenin feshinin haklı olup olmadığı, kiracılık ilişkisinin devam edip etmediği hususu henüz incelenmemiş olup, tespit davasının açıldığı tarihte davacının hukuken korunmaya muhtaç durumda olduğu ve dava açmakta hukuki yararının bulunduğu anlaşıldığından işin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alının temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.