MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkasının kimlik bilgilerini kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

1.Sanık hakkında ‘‘resmi belgede sahtecilik’’ suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosyada aslı bulunan suça konu nüfus cüzdanında heyetimizce yapılan gözlemde, üzerinde bulunan sanığa ait fotoğraf üzerinde mühür izinin bulunmaması karşısında; suça konu belgenin mevcut haliyle aldatma niteliğinin bulunmadığı, bu nedenle suçun yasal unsurlarının oluşmadığı ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2.Sanık hakkında ‘‘başkasının kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak’’ suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ;
TCK"nun 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması, TCK"nun 267/1. maddesinde tanımlanan “iftira” suçunun oluşması için ise, yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunmak suretiyle işlemediğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesi gerekir.
Sanığın, ... isimli şahsın nüfus cüzdanına kendi fotoğrafını yapıştırıp kullandığı sırada, ..."ın yakalama emrinin bulunması nedeni ile yakalandığında, Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı yakalama bürosunun 2011/5469 sayılı dosyasında ve yine Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/47803 soruşturma sayılı dosyasında 03/06/2011 tarihinde ... olduğunu söyleyerek ifade vermesi sonucunda yakalama emirlerinin kaldırıldığı, böylece sanığın isnat edilen suçu işlediği iddia ve kabul olunan olayda; sanığın, ‘‘... isimli şahsı tanımadığını, onun nüfus cüzdanını bulduğunu ve fotoğrafı çıkararak kendi fotoğrafımı yapıştırdığını, 7-8 ay kadar bu kimliği yanında durduğunu, daha sonra ... isimli şahsın yakalama emri olduğundan kendisini yakaladıklarını, yakalandığında ... olmadığını söylemediğini, ‘ifade vereceksin serbest kalacaksın’ dediklerini, bunun için ... olduğunu söyleyerek onun adına ifade verdiğini ve serbest kaldığını’’ beyan eden savunması karşısında, sanığın eyleminin zincirleme şekilde "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç niteliğinde hataya düşülerek başkasının kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak suçundan hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.