19. Hukuk Dairesi 2016/13144 E. , 2017/7898 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ... vekili, davacı ... Küçükdöğerli, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkillerinden ..."nun eşi muris ..."nun dava dışı Akbank A.Ş. ile 1997 yılında sözleşme akdettiğini, diğer müvekkili ..."nin sözleşmenin kefili olduğunu, kredinin ödenmemesi nedeniyle 2000 yılında icra takibi başlatıldığını, icra takibinin takipsiz bırakıldığını, 2012 yılında icra takip dosyasının yeniden işleme alındığını, sözleşme konusu alacaklarda zamanaşımının on yıl olduğunu, ayrıca talep edilen faiz oranının fahiş olduğunu ileri sürerek, öncelikle borcun zamanaşımına uğramış olması nedeniyle müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine, olmadığı takdirde sözleşmenin uyarlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, dava dışı ... ile dava dışı Akbank A.Ş. arasında 6 adet sözleşme düzenlendiği, bu sözleşmelerden dört adedinde davacı ... "nin kefil olarak imzasının bulunduğu, asıl borçlu ..."nun 24.05.2012 tarihinde vefat ettiği, adı geçen müteveffanın mirasçısı olan ve yasal süresi içinde reddi miras yapmadığı anlaşılan davacı ..."nun uyuşmazlığa konu borçtan sorumlu olduğu, icra takip dosyasının 2007 yılında yenilendiği ve icrai işlemler yapıldığı dikkate alındığında borcun zamanaşımına uğramadığı, sözleşmenin uyarlanması yönünden yapılan değerlendirmede, %160 temerrüt faiz oranının 2012 yılında aynen uygulanmasının borçlunun ekonomik hürriyetini kısıtlayacak bir sonuç ortaya çıkaracağı, bu bağlamda temerrüt faiz oranının fahiş bir düzeyde olup borcun bu oran üzerinden ödenmesinin talep edilmesinin hakkaniyet ilkeleri ile bağdaşmayacağı bu nedenle sözleşmenin uyarlanması koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili, davacı ..., davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
..."nun mirasçısı sıfatı ile dava açan ..."nun yanısıra ... isimli bir mirasçısının daha bulunduğu dosya içerisindeki veraset ilamından anlaşılmaktadır. Mirasçı sıfatı ile açılan davalarda tüm mirasçılar mirası reddetmedikleri müddetçe kendi aralarında mecburi dava arkadaşıdırlar. Bu durumda mahkemece ..."nun davaya muvafakatinin alınarak ya da miras şirketine mümessil tayin edilerek işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harçların istek halinde iadesine, 12/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.