23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/14627 Karar No: 2016/1687 Karar Tarihi: 22.02.2016
Dikili ağaç fidan veya bağ çubuğuna zarar vermek - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/14627 Esas 2016/1687 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık ve katılanın tarla komşusu oldukları, katılanın kendi tarlasına toprak kaymasını önlemek için kendi sınırına nar ağacı diktiği, sanığın ise su götürmek ve su arkı açmak amacıyla katılana ait nar ağaçlarını sökmek suretiyle dikili ağaç, fidan veya bağ çubuğuna zarar verme suçunu işlediği iddia edilmiş. Mahkeme, katılan ile tanıkların anlatımları ve bilirkişi raporu doğrultusunda sanığın suç işlediğine hükmetmiş ve TCK'nın 152/1-a, 62, 50 ve 52 maddelerine göre sanığa 6000 TL adli para cezası verilmiştir. Ancak, Sanık kovuşturma aşamasında zararı tamamen giderdiğine dair beyanda bulunduğu için katılandan mağduriyete ilişkin zararın hangi tarihte giderildiğinin tartışılıp TCK 168/1-2 maddesi uygulanıp uygulanmayacağının araştırılması gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 152/1-a (dikili ağaç, fidan veya bağ çubuğuna zarar vermek), 62 (cezadan muafiyet sebepleri), 50 (para cezası) ve 52 (adli para cezası) maddeleri.
23. Ceza Dairesi 2015/14627 E. , 2016/1687 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dikili ağaç fidan veya bağ çubuğuna zarar vermek HÜKÜM : TCK"nın 152/1-a, 62, 50 ve 52 maddelerine göre 6000 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ve katılanın tarla komşusu oldukları ve tarlaları arasında su arkı bulunduğu, katılanın kendi tarlasına toprak kaymasını önlemesi için kendi sınırına nar ağacı diktiği, olay tarihinde sanığın, kendi arazisine su götürmek ve su arkı açmak amacıyla katılana ait nar ağaçlarını sökmek suretiyle dikili ağaç, fidan veya bağ çubuğuna zarar verme suçunu işlediği iddia ve kabul edilen olayda, katılan ile tanıkların anlatımları, keşif ve bilirkişi raporu, görgü tespit tutanağı ve tüm dosya kapsamına göre sanığın eyleminin dikili, ağaç , fidan veya bağ çubuğuna zarar verme suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ; Sanığın kovuşturma aşamasında zararı tamamen giderdiğine dair beyanda bulunması ve bu hususta katılan vekilinin 08.04.2014 tarihli dilekçesinde zararının giderildiğinden bahisle şikayetten vazgeçtiklerini belirtmesi karşısında katılandan mağduriyete ilişkin zararın hangi tarihte giderildiğini sorularak TCK 168/1-2 maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.