Esas No: 2022/5296
Karar No: 2022/8221
Karar Tarihi: 31.05.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/5296 Esas 2022/8221 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalı apartman yöneticiliği nezdinde 2011-2015 tarihleri arasında kesintisiz ve sürekli çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermiş, istinaf başvurusu ise esastan reddedilmiştir. Temyiz başvurusunda ise, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme nedeniyle kurulan hükmün usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek kararın temyizen bozulması istenmiştir. Mahkeme, sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davaların özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi gerektiğini vurgulamıştır. Yapılacak işin tüm belge ve kayıtların istenmesi, inceleme yapılmışsa belgelerin getirtilmesi, dönemsel sigorta primleri bordrosu veya aylık prim ve hizmet belgesiyle bildirimleri yapılan sigortalıların tanık sıfatıyla dinlenilmesi, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliğinin dikkate alınması, çalışmanın varlığı, başlangıç ve bitiş tarihleri, mevsimlik mi, sürekli mi olduğu, yapılan işin kapsam ve niteliği gibi hususların araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Oluşan sonuç uyarınca temyiz edilen ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. Bu dava, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun Geçici 7. maddesi gereğince 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddelerine dayanmaktadır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
İlk DereceMahkemesi : ... İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davacının 13/06/2011-15/06/2015 tarihleri arasında davalı ... Apt. yöneticiliği nezdinde kesintisiz ve sürekli çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalı ... Apt. yönetimi vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının eşi ve çocukları ile mağdur oldukları için davalı apartmanın boş duran dairesinde oturmalarına yönetimce izin verildiğini, davacının civar evlere temizliğe gittiğini, ara sıra apartmanda günlük temizlik yaptığını ve bu temizliğin de ücretinin ödendiğini, davacının hiçbir şekilde kapıcılık yapmadığını, iş akdine dayalı bir çalışmanın olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Fer’i müdahil SGK vekili cevap dilekçesine özetle, davanın reddini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda, davanın reddine, karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi kararında maddi vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Davacı vekili, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile hazırlanan bilirkişi raporu esas alınarak kurulan hükmün usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın temyizen bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
Hizmet tespitine ilişkin talebin yasal dayanağı 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesi gereğince 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Bu tür davalarda mahkemece yapılacak iş, davacıyla ilgili varsa tüm belge ve kayıtlar işverenden istenilmeli, çalışmanın gerçekleştiği ileri sürülen işyerinin Kurum nezdinde bulunan dosyası, işverence hazırlanması gerekli ücret ödeme bordroları, puantaj kayıtları ve diğer kayıtlar getirtilmeli, dönemsel sigorta primleri bordrosuyla veya aylık prim ve hizmet belgesiyle bildirimleri yapılan sigortalılar tanık sıfatıyla dinlenilmeli, Kurum müfettişlerince inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, inceleme yapılmışsa belgeler getirtilmeli, aynı çevrede faaliyet yürüten ve davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan tarafsız nitelikte başka işverenler ve bordrolu çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının varlığı araştırılarak celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanıkların anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların anlatımları karşılaştırılmalı, varsa çelişki giderilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, işin mevsimlik olduğu anlaşılırsa dönemleri belirlenmeli, bu dönemde davacı ile işveren arasındaki sözleşmenin askıda olduğu ve mevsimlik dönemlerde hak düşürücü sürenin işlemeyeceği gözönünde bulundurulmalı; böylelikle; çalışmanın varlığı, başlangıç ve bitiş tarihleri, mevsimlik mi, sürekli mi olduğu, yapılan işin kapsam ve niteliği de nazara alındığında kısmi çalışma mümkün olduğundan kısmi ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalıdır.
İnceleme konusu eldeki davada, davacı 13/06/2011-15/06/2015 tarihleri arasında davalı ... Apt. yöneticiliği nezdinde kesintisiz ve sürekli çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece tüm dosya kapsamı itibariyle kapıcılık görevini davacının eşinin yerine getirdiği, davacının varsa bu çalışmasının eşe yardım mahiyetinde olduğu, çalışma olgusunu kanıtlamaya yeterli olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve dinlenen tanık beyanları hüküm kurmaya elverişli ve yeterli görülmemiştir.
Yapılması gereken iş, resen araştırma ilkesi kapsamında, dava konusu dönemde aynı veya civar apartmanlarda uzun yıllar oturan komşular, varsa kapıcı, yönetici ve güvenlik görevlisi, yine yakın yerlerde kayıtlara geçmiş çalışanlar (komşu market,kasap, bakkal işleten ve çalışanları v.b. alışveriş yapılabilecek yerlerde görev yapmış kişiler) tespit edilip tanık sıfatıyla yöntemince beyanlarına başvurulmalı, tanıklık ve işverenlik sıfatları da celbedilecek kayıtlarla belirlenmeli; böylelikle çalışmanın varlığı ve süresi hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip, takdir edilerek oluşacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 31.05.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.