Esas No: 2019/471
Karar No: 2022/1466
Karar Tarihi: 31.03.2022
Danıştay 3. Daire 2019/471 Esas 2022/1466 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/471 E. , 2022/1466 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/471
Karar No : 2022/1466
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Vergi Dairesi Müdürlüğü/...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLLERİ : Av....-Av. ...
İSTEMİN KONUSU : .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının banka hesabına, kanuni temsilcisi olduğu ...Mimarlık Mühendislik ve İnşaat Yapı Ticaret Limited Şirketi'nin muhtelif vergi borçlarının tahsili amacıyla uygulanan e-haczin kaldırılması ve haczedilen tutarın tecil faiziyle birlikte iadesine hükmedilmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu haczin dayanağı olan ödeme emrinin ilanen tebliğ edildiğinin anlaşıldığı olayda, davalı idare tarafından sadece muhtarlığa gönderilen ilan listesine ait tebliğ alındısının sunulduğu, ilanen tebliğe dair diğer belgelerin dosyaya ibraz edilmediği, bu durumda, davacı adına ödeme emri düzenlenip usulüne uygun biçimde tebliğ edildiği ortaya konulamadığından uygulanan hacizde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu e-haciz kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçludan alınamayan kamu alacağının tahsili amacıyla borcun ait dönemde şirketin kanuni temsilcisi olan davacının banka hesabına uygulanan hacizde hukuka aykırılık olmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Şirketteki hisselerin 20/02/2012 tarihinde devredildiği ve bu hususun 09/05/2012 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği dolayısıyla devirden sonraki döneme ait borçlardan sorumlu tutulamayacağı, uyuşmazlık konusu alacakla ilgili kendisine herhangi bir tebligat yapılmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 31/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.