Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7447
Karar No: 2018/1731

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/7447 Esas 2018/1731 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/7447 E.  ,  2018/1731 K.

    "İçtihat Metni"

    ....
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili ile davalılar Hazine ve Orman Yönetimi temsilcisi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    KARAR

    ..... ada 104 parsel 4957617,43 m2 yüzölçümü ile, .....köyü 117 ada 181 parsel 4214629,38 m2 yüzölçümü ile orman vasfı ile Hazine adına tapuda kayıtlıdır.
    Davacı vekili 22/05/2012 tarihli dilekçesi ile, 103 ada 104 parsel sınırları içerisinde kalan taşınmazların kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasıyla davacının muris babası adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında talep edilen taşınmazların birkısmının 117 ada 181 parsel içerisinde kaldığı anlaşılmakla bu parselde davaya ıslah yoluyla dahil edilmiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, 08/09/2014 tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile belirtilmiş olan 2.368,23 m2"lik alanın, (B) harfi ile gösterilmiş olan 7.231,52 m2"lik alanın, (C) harfi ile gösterilmiş olan 1.154,89 m2"lik alanın, (D) harfi ile gösterilmiş olan 10.454,18 m2"lik alanın ve (J) harfi ile gösterilmiş olan 761,38 m2"lik alanın yeni ada ve parsel numaraları ile Ali Aykın adına tapuya kayıt ve tesciline; bilirkişi raporunda (E), (F), (G), (H), (I) harfi ile gösterilmiş olan taşınmazlar yönünden davanın reddine, karar verilmiş hüküm davacı ... vekili ile davalılar ..... Yönetimi temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitinden sonraki on yıllık süre içerisinde açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 3402 sayılı Kanuna göre yapılmış orman kadastrosu bulunmaktadır.
    1)Davacının bilirkişi raporunda (E), (F), (G), (H), (I) harfi ile gösterilen taşınmazlara ilişkin temyiz itirazları yönünden; İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, dava konusu taşınmazların 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan orman içi açıklık niteliğinde zilyetlikle kazanılacak yerlerden olmadıkları belirlenerek hüküm kurulmakla yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2)Davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin fen bilirkişi raporunda (A), (B), (C), (D) ve (J) harfi ile gösterilen taşınmazlara ilişkin temyiz itirazları yönünden; Mahkemece davaya konu taşınmazlar başında iki kez keşif yapıldığı ilk keşifte dinlenen mahalli bilirkişi tarafından davacının Sütlüce köyü sınırları içerisinde taşınmazının olmadığı, Büyükgümüşlü köyü içinde taşınmazı olup olmadığını ise bilmediğini beyan ettiği, orman bilirkişi raporunda taşınmazların dört taraflarının orman olduğu ve orman vasfında oldukları ve ziraat bilirkişi raporunda taşınmazlar üzerinde 30-40 yıldır tarım yapılmadığının açıklandığı, mahkemece yapılan ikinci keşif neticesinde iki mahalli bilirkişinin davacının Sütlüce köyü sınırları içerisinde taşınmazının
    ....
    olmadığını ve dinlenen başka bir mahalli bilirkişinin davacının .....köyündeki taşınmazlarının ise 15-20 yıldır ekilmediğini beyan ettiği, Orman bilirkişi raporunda taşınmazların dört taraflarının orman oldukları ancak hava fotoğrafları ve memleket haritasında açık gözüktüklerinden orman vasfında olmadıklarını ancak eğimin yüksek olduğu bölümlerinin tarım yapmaya uygun olmadığı ve toprak muhafaza karakteri taşıdığı, ziraat bilirkişi raporunda ise 30-40 yıldır ilk kez sürüldüklerinin açıklandığı ve her iki keşif neticesinde alınan fen bilirkişi raporlarında talep edilen taşınmazların dört taraflarının orman ile çevrili oldukları orman içi açıklık vasfında oldukları krokilerde gösterilmekle;
    6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan orman içi açıklık niteliğinde olduğu, gerek 26.05.1958 tarihli Orman Tahdit ve Tescil Talimatnamesinde gerekse 25.06.1970 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 31.05.1970 gün ve 531 sıra no"lu Orman Tahdit ve Tescil Yönetmeliğinin 33/3 ve 19.08.1974 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 25.07.1974 tarihli Orman Kadastro Yönetmeliğinin 40/A ve 30.05.1984 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 30/1 ve 02.09.1986 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/1 ve 15.07.2004 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26/a maddesinde "... 6831 sayılı Kanunun 17. maddesinde yer alan orman içinde bulunan doğal olarak ağaç ve ağaççık içermeyen, genel olarak otsu bitki veya bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren açıklıkların orman olarak sınırlandırılacağı" öngörülmüştür.
    6831 sayılı Kanunun 17. maddesi, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez.
    6831 sayılı Kanun madde: 17/1-2;
    Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve orman içinde yerleşilmesi yasaktır.
    Devlet Ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde edilecek yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya orman idaresince el konulur. Yanan orman alanlarındaki her türlü emval Orman Genel Müdürlüğünce değerlendirilir (17/06/2004 gün ve 5192 sayılı Yasa ile değişik hali).
    Kanun metninden açıkça anlaşıldığı gibi, hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım, inşaat ve hayvancılık yapmak amacı ile ağıl yapılamaz. Bu tür yerler özel mülk olamaz. Yönetim derhal el koyma hakkına sahiptir. Orman içi açıklıklardan yararlanabilmek için zorunlu olarak orman kullanılacaktır. Bu kullanım nedeniyle yeni açma, genişletme, yangın oluşması önlenemeyecek ve orman bütünlüğü bozulacaktır.
    Ayrıca, bu tür taşınmazların öncesinin orman olma zorunluluğu yoktur. Zira, öncesi orman olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten orman sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi orman iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN ORMAN İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI ORMAN BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR]. Bu tür yerlerin 15.07.2004 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılması gerekir.
    Yasa koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar, özel mülke dönüşüp tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Dairemizin bu yoldaki kararları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca -3- 2016/7447-2018/1731

    benimsenmiş ve yerleşik kararlar halini almıştır [Y.H.G.K.’nun 10.12.1997 ve gün 1997/20-830/1034, 10.12.1997 gün 1997/20-808/1039, 08.02.1999 gün 1999/7-22-43, 13.10.1999 gün 1999/8-689-822, 03.04.2002 gün 2002/8-230-261 ve 22.10.2003 gün 2003/20-665/614 sayılı ve yine orman kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 20 yıldan fazla süre geçse dahi orman içi açıklık konumunda olan taşımazların zilyedlik yoluyla kazanılamayacağı konusundaki 11.10.2004 gün ve 2004/7-531-582 sayılı kararları].
    Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan toprak kazanmasını sağlayan 3402 sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
    Ayrıca; orman içi açıklık ve boşluklar ile orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alanlar, kanun gereği orman sayıldığı için, 15.07.2004 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesinin (a) ve (j) bentleri gereğince Devlet Ormanı olarak sınırlandırılması öngörülmüştür. Bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve özel mülk olarak tescil edilemez.
    Somut olayda Mahkemece, mahalli bilirkişi beyanları ile orman ve ziraat bilirkişi raporlarının aksine fen bilirkişi raporunda (A), (B), (C), (D) ve (J) harfi ile gösterilen taşınmazların orman içi açıklık vasfında oldukları kaldı ki taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin iradi olarak terk edilmiş olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazların özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın kabulü yolunda hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1)Bir nolu bent gereğince davacı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,
    2)İki nolu bent gereğince davalılar Orman Yönetimi ve Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve kanuna aykırı hükmün BOZULMASINA temyiz harcının istek halinde iadesine 13/03/2018 günü oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi