Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/4418 Esas 2019/6676 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4418
Karar No: 2019/6676
Karar Tarihi: 22.10.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/4418 Esas 2019/6676 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme kararı, bir tapu davası ile ilgilidir ve dava konusu taşınmazların sahipliği ve zilyetliği tartışılmaktadır. Kadastro sonucu, iki taşınmaz Hazine adına, bir taşınmaz ise belli kişiler adına tescil edilmiştir. Davacı, bu tescillerin doğru olmadığını iddia ederek dava açmıştır. Mahkeme, dava konusu taşınmazların bir kısmı için davacının talebini reddederken, bir kısmı için ise eksik araştırma yaptığı gerekçesiyle hüküm kurulmasını iptal etmiştir. Kararda, keşif yapılması ve bilirkişi raporlarına dayanılarak taşınmazların özellikleri ile davacının zilyetlik iddialarının incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
16. Hukuk Dairesi         2018/4418 E.  ,  2019/6676 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Kadastro sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan 108 ada 28 parsel sayılı 2300 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına; 108 ada 29 parsel sayılı 400,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, toprak tevzi çalışmaları sonucu oluşan tapu kaydı nedeniyle Hazine adına ve 108 ada 41 parsel sayılı 390,10 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve miras yoluyla gelen hak nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit ve tescil edilmiştir. Çekişmeli taşınmazlardan 108 ada 28 parsel, dava tarihinden önce 28.12.2001 tarihinde kayden satılarak dava dışı ... adına tescil edilmiştir. Davacı ... ,... tapu kaydı, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 108 ada 28 parsel yönünden açılan davanın pasif husumet ehliyeti bulunmaması nedeniyle; 108 ada 29 ve 41 parseller yönünden ise davanın sübut bulmaması nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle dava konusu 108 ada 28 parsel hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2- Davacı tarafın, dava konusu 108 ada 29 ve 41 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, davacı tarafça dayanılan tapu kayıtlarının aynı yeri kapsadığı, miktar itibariyle geçerli olduğu ve miktarından fazla olarak revizyon gördüğü doğru olarak belirlenmiş olup, davacı tarafın bu hususa yönelen sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ne var ki, davacı taraf tapu kayıtları yanında eklemeli zilyetliğe de dayandığına ve çekişmeli 41 parsel sayılı taşınmaz belgesizden, 29 parsel sayılı taşınmaz ise toprak tevzi çalışmaları sonucu oluşan tapu kaydına istinaden Hazine adına tespit ve tescil edildiğine göre, 41 parsel sayılı taşınmaz yönünden kadastro tespit tarihine; 29 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise toprak tevzi tapusunun oluştuğu tarihe kadar davacı taraf yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi de gerekmekte olup, mahkemece bu hususta yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
    Hal böyle olunca, sağlıklı sonuca varılabilmesi için mahkemece, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla keşif yapılmalıdır. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, özellikle bir kısım beyanlarda davacı tarafın kullandığı yerin sınırı olarak tarif edilen su arkı ve meşe ağaçlarının yerlerinin gösterilmesi istenilmeli ve fen bilirkişisine bu ark ve meşe ağaçlarının gösterildiği, keşfi takibe denetlemeye imkan veren rapor ve kroki düzenlettirilmeli, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; çekişmeli 41 parselde kadastro tespit tarihine, çekişmeli 29 parselde ise toprak tevzi tapusunun oluştuğu tarihe kadar davacı lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durulmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.