Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/844 Esas 2019/4022 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/844
Karar No: 2019/4022
Karar Tarihi: 04.03.2019

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/844 Esas 2019/4022 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, bir aracın satışı ile ilgili olarak hukuki bir anlaşmazlık yaşadığı için suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat etmiştir. Ancak, aynı olayda suçun faili olarak yargılanan diğer sanık hakkındaki mahkumiyet kararı temyiz edilmiş, Yargıtay 2. Ceza Dairesi bu kararı bozmuştur. Bu bozma kararı da diğer sanığın beraat etmesi gerektiğini ortaya koymuştur. Bu nedenle, bu sanığın mahkumiyet kararı kanun yararına bozulmuş ve beraatine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi (kanun yararına bozma)
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308. maddesi (kanun yararına bozma hadleri)
2. Ceza Dairesi         2019/844 E.  ,  2019/4022 K.

    "İçtihat Metni"



    Dosya kapsamına göre; diğer sanık ... hakkında aynı suç yönünden verilen mahkumiyet kararının temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 05/02/2018 tarihli ve 2015/2473 esas, 2018/727 sayılı kararı ile “...Sanık ..., temyiz dışı sanık ... ve katılan arasında suça konu aracın satımına ilişkin harici sözleşme yapılmış olması, harici sözleşmede katılanın peşinat olarak 2.000 TL parayı aldığının belirtilmesi, kalan 4.000 TL için ise taraflar arasında senet düzenlenmesi ve sanığın 2.000 TL peşinatı katılana verdikleri yönündeki sanık savunmasının aksinin ispatlanamaması karşısında, eylemin hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeksizin sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi.. BOZULMASINA... ” şeklinde karar verildiğinin anlaşılması karşısında, sanık ..."in beraatine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle ... hakkında verilen ....1. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/01/2013 tarihli ve 2011/187 Esas - 2013/24 Karar sayılı mahkumiyet kararı aleyhine kanun yararına bozma isteminde bulunulması üzerine dairemizce;
    “5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinde düzenlenen kanun yararına bozma; kesinleşmiş hakimlik veya mahkeme kararlarına karşı başvurulan olağanüstü bir yasa yoludur. Bu yasa yolu ile kanunların aynı (tek) biçimde uygulanması, Yargıtay denetiminden geçmeksizin kesinleşen kararlardaki hukuka aykırılıkların giderilmesinin sağlanması amaçlanmaktadır. Kanun yararına bozmanın konusu hukuka aykırılıkların giderilmesi olunca, ayrıntıları 26.10.1932 gün ve 29/12 sayılı içtihadı birleştirme kararında açıklandığı üzere, yasaya aykırılık halleri uygulamadaki yanlışlıklar ile esasa etkili usul hatalarından ibarettir. İnceleme konusunu oluşturan davada olduğu gibi kanıtların takdir ve değerlendirilmesinde yanılgıya düşüldüğünden söz edilerek hükümlü ... hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğinden bahisle kanun yararına bozma yasa yoluna başvurma olanağı bulunmadığından” şeklindeki gerekçe ile kanun yararına bozma isteminin reddine karar verilmiş olup, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 29.01.2019 gün ve 2019/88961 sayılı itirazı üzerine dosya dairemize gönderilmekle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca yapılan incelemede;
    Dairemiz tarafından verilen 03/12/2018 tarihli ve 2018/6685 Esas – 2018/14629 Karar sayılı ilama Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan itirazın KABULÜNE ve kanun yararına bozma isteminin reddine dair verilen kararın kaldırılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
    Dosya kapsamına göre; aynı olayın diğer faili olan sanık ... hakkında aynı suç yönünden verilen mahkumiyet kararının temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 05/02/2018 tarih ve 2015/2473 Esas, 2018/727 Karar sayılı ve “Sanık ..., temyiz dışı sanık ... ve katılan arasında suça konu aracın satımına ilişkin harici sözleşme yapılmış olması, harici sözleşmede katılanın peşinat olarak 2.000 TL parayı aldığının belirtilmesi, kalan 4.000 TL için ise taraflar arasında senet düzenlenmesi ve sanığın 2.000 TL peşinatı katılana verdikleri yönündeki sanık savunmasının aksinin ispatlanamaması karşısında, eylemin hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeksizin sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi” şeklindeki ilamı ile sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmünün bozulduğunun anlaşılması karşısında, sanık ... ile aynı suçun faili olarak yargılanan ve hakkındaki mahkumiyet hükmü temyiz edilmeden kesinleşen sanık ..."in de bozma ilamımızda belirtilen gerekçe ile beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden (.... 1. Asliye Ceza Mahkemesinden sanık ... hakkında verilip kesinleşen 15.01.2013 gün ve 2011/187 Esas, 2013/24 Karar sayılı kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle, sanık ...’in, unsurları oluşmayan atılı hırsızlık suçundan BERAATİNE, tayin olunan cezanın çektirilmemesine, 04/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.