10. Hukuk Dairesi 2019/6959 E. , 2020/986 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince davalılar vekillerinin istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete ait işyerinde 13/01/1997 - 21/09/2010 tarihleri arasında "tır şoförü" olarak çalıştığını, sigorta girişinin 01/11/1999 tarihinde yapıldığını, işten çıkarıldığı tarihte aylık net 900,00 TL ücret aldığını, işini kaybetmemek için sigortasız çalışmaya kabul ettiğini belirterek 13.01.1997 - 31.10.1999 tarihleri arasında, davalı şirket nezdinde sigortalı çalışma süresinin tespitini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı iş veren vekili; davayı kabul etmediklerini, talebin zaman aşımına uğradığını, iddianın somut delillerle ve bordrolu çalışan beyanlarıyla ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili; hak düşürücü sürenin geçtiğini, hizmet tespitine ilişkin talebin yasal ve hukuksal tüm incelemeler sonucunda değerlendirilmesi, kurum kayıtlarının aksine eşdeğer nitelikte resmi belgelerle kanıtlanması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davanın kısmen kabulü ile, davacı ..."nin (3401199514331 sigorta sicil numarası) davalı şirkete ait işyerinde,
-13/01/1997-31/03/1997 tarihleri arasında günlüğü 723.775.-TL den (o dönemdeki değer üzerinden) 77 gün süre ile,
-01/04/1997-30/06/1997 tarihleri arasında günlüğü 854.165.-TL den (o dönemdeki değer üzerinden) 90 gün süre ile,
-01/07/1997-31/12/1997 tarihleri arasında günlüğü 1.231.371.-TL den
(o dönemdeki değer üzerinden) 180 gün süre ile,
-01/01/1998-30/06/1998 tarihleri arasında günlüğü 1.668.400.-TL den
(o dönemdeki değer üzerinden) 180 gün süre ile,
-01/07/1998-30/09/1998 tarihleri arasında günlüğü 2.103.611.-TL den
(o dönemdeki değer üzerinden) 90 gün süre ile,
-01/10/1998-31/12/1998 tarihleri arasında günlüğü 2.336.625.-TL den
(o dönemdeki değer üzerinden) 90 gün süre ile,
-01/01/1999-30/06/1999 tarihleri arasında günlüğü 3.112.200.-TL den
(o dönemdeki değer üzerinden) 180 gün süre ile,
-01/07/1999-30/10/1999 tarihleri arasında günlüğü 3.790.000.-TL den
(o dönemdeki değer üzerinden) 120 gün süre ile çalıştığının tespitine, fazlaya dair istemin reddine, karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Davalı Kurum vekili ve davalı İşveren vekilinin istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı İşveren vekili tarafından; yerel mahkemece yargılama devam etmekte iken taraflarına bilirkişi raporunun 14.12.2016 tarihinde tebliğ edildiğini, bilirkişi raporuna itiraz etme süresi geçmediği halde, 26.12.2016 tarihinde yapılan celseye, itiraz süremizin geçmediği ve dosyaya bir başka mahkemede duruşmaları olması sebebiyle katılamayacaklarını beyan eder mahiyette mazeret dilekçesi gönderilmiş olmasına rağmen taleplerinin dikkate alınmadan hüküm kurulduğu ve savunma haklarının kısıtlandığı, Yerel mahkemenin savunma hakkını kısıtlar şekilde hüküm kurmuş olmasının hukuka aykırı olup, iş bu kararın kaldırılması gerektiği, ayrıca davacının hizmet tespiti talebinin zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılmış olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiği, Davacının 1997-1999 yılları arasındaki çalışmasının kuruma bildirilmediğini iddia ettiği, ancak davanın 28.02.2014 tarihinde açıldığı, bu nedenle huzurdaki davdda davacının sigortasız çalıştığını iddia ettiği tarihin 31.10.1999 olduğu dikkate alındığında, hizmet tespiti davasını en geç 31.10.2004 tarihinde açılmış olması gerekmekte iken bu tarihte açılmamış olan davanın zamanaşımına uğradıktan sonra açılmış olması nedeniyle reddi gerektiği belirtilmiştir.
Davalı Kurum vekili tarafından; Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, Mahkemece hiçbir resmi belge ve kayıt irdelenmeksizin hüküm kurulduğu, karara esas alınan bilirkişi raporuna karşı itirazları dikkate alınmaksızın karar verildiği, davacının T.C kimlik numarası ile yapılan çalışmalardan 1999 yılından itibaren çalışmasının bulunduğunun saptandığı, bu tarihten önce çalışması ve prim ödemesinin mevcut olmadığı, işyerinin 5510 sayılı Yasa kapsamında olup olmadığına bakılmadığı, kapasite durumu yapılan işin nevi irdelenmediği, davacı ile davalı arasındaki ilişkinin hizmet akdi olup olmadığına bakılmadığı, dava 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığından, hakdüşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, davada fiili çalışma olgusunun ispatlanmadığı, davada ücret konusunda hiçbir yazılı delil ve belge sunulmadığı, oysaki çalıştığı iddia edilen işyerinin işverenine ait Bağ-kur kayıtlarının SPEK ücretlerinin işyerinin vergi beyannamelerinin celp edilerek incelenmesi gerekirken yapılmadığı, iş yerinin faaliyet durumu incelenmediği, vergi dairesinden işçilik ödemelerinin getirtilmediği belirtilmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124. maddesi ile “ Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Buna göre, taraf değişikliği karşı tarafın muvafakati ile gerçekleştirilebilirken maddi hata bulunması, dürüstlük kuralına aykırı olmaması veya yanlışlığın kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması halinde ise karşı tarafın muvafakati aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilmek suretiyle yapılabilmektedir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinde; davalı ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin, 27.12.2010 tarihli Ek Sözleşme ile, 31.12.2010 tescil tarihi itibariyle ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. olarak unvan değişikliğine gittiği anlaşılmakla, eldeki davanın 28.02.2014 tarihinde açıldığı dikkate alındığında, davalı işveren olarak ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne davanın yöneltilmesi gerekirken, ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin davalı olarak gösterilmiş olması, isabetsiz olmuştur.
Yukarıda belirtilen açıklamalar kapsamında, HMK 124. maddesi uyarınca ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne usulüne uygun husumet yöneltilmesi için davacıya süre verilip taraf teşkili sağlanmalı ve hasıl olacak sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerekir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeden eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti."ne iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.