Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibine karşı yaptığı itirazında yetkili icra dairesinin ikametgahı Adana veya senette yetkili kılınan Bakırköy İcra daireleri olduğunu Ankara icra dairelerinin yetkisiz bulunduğunu ileri sürmüştür.
HGK.nun 22.09.1976 gün ve 10-1957-2554 sayılı ve 25.12.1987 tarih ve 1987/506-1103 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere HUMK.nun 23. maddesinde yetki itirazında bulunana birden fazla yetkili mercii gösterme olanağı yasaklanmamıştır.
Somut olayda gözlendiği gibi, yetkili olmadan koşulu ile birden çok icra dairesi yetkili olarak belirtilmiş olsa dahi yetkili icra dairesinin bildirilme yükümlülüğü yerine getirilmiş olur. Borçlu, Adana ve Bakırköy İcra dairelerini yetkili yer olarak gösterdiğine ve bunlardan biri için tercihini belirtmediğine göre, tercih hakkı alacaklıya geçmiş bulunmaktadır. Alacaklının beyanı alınmak suretiyle yetki itirazı konusunda bir karar verilmesi gerekirken terditli yetki itirazında bulunulamayacağından bahisle işin esasının incelenmesi doğru değildir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25.09.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.