Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8524
Karar No: 2015/11535
Karar Tarihi: 09.06.2015

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/8524 Esas 2015/11535 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İş Mahkemesi'nde görülen bir işe iade davasında, davacının ikale sözleşmesinin makul yarar olmadan yapıldığı ve feshin geçerli nedene dayanmadığı gerekçesiyle işe iadesine karar verildiği belirtiliyor. Ancak, davacı işçinin çalıştığı işverenin doğru şekilde belirtilmediği ve kararda hangi işverene iade edildiği belirtilmediği için hatalı olduğu ifade ediliyor. Bu nedenle, mahkeme kararı bozularak, davacının işverenine işe iade edilmesi, davalı işverenin yasal süre içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının belirlenmesi ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsil edilmesi kararlaştırıldı. Kanun maddeleri olarak, iş yargılamasında çalışma olgusunu ve hizmet süresinin ispat yükünün genel ispat kuralı gereği işçiye ait olduğu, işçilik alacaklarının tahsili talebiyle aleyhine dava açılan ve davalı konumunda olan işverenin, davacı işçiyi çalıştıran işveren olduğu belirtiliyor. Ayrıca, işveren vekilinin bu sıfatla işçilere karşı muamele ve yükümlülüklerinden doğrudan işveren sorumlu olduğu ve bu nedenle işveren vekili tarafından yapılan feshin, işveren tarafından geçersizliğinin istenmesi gerektiği ifade ediliyor.
7. Hukuk Dairesi         2015/8524 E.  ,  2015/11535 K.

    "İçtihat Metni"

    İş Mahkemesi
    Dava Türü : İşe İade

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı şirket ile dava dışı .. vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    Davacı vekili, ikale sözleşmesi ile sağlanacağı belirtilen menfaatlerin yerine getirilmemiş olması ve tek taraflı cezai şart olmasının da bu durumu ortaya koyduğunu, ikale sözleşmesinin ihtirazi kayıtlar imzalandığını, iş güvencesi hükümlerinin dolanmaya yönelik olarak yapılmış olan geçersiz ikale sözleşmesinin bulunması halinde iş sözleşmesinin işverence feshedildiğinin kabul edileceğini belirterek feshin geçersizliğinin tespitine, işe iadesine, işe başlatmama tazmintaı ile boşta geçen süre ücretine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, iş sözlemesinin ikale ile sona erdiğinden davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, ikale sözleşmesinin makul yarar olmadan yapıldığı ve feshin geçerli nedene dayanmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davada sıfat, tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Taraf sıfatının bulunmaması halinde dava, sıfat yokluğundan (husumet yönünden) reddedilecektir. Dava dilekçesinde tarafların ve varsa kanuni temsilcilerinin ad ve adreslerinin bildirilmesi gerekmektedir. Bildirim esnasında yapılan kimi yanlışlıklar, davanın sıfat (husumet) yokluğundan reddi sonucunu doğurmamakta, oluşan hataların giderilmesi bazı durumlarda mümkün olabilmektedir. Davalının temsilcisinde yanılmış olma hali de bu duruma örnek oluşturmaktadır.
    İş sözleşmesi gereği işçiyi çalıştırma şart olduğundan, isçiyi çalıştıran herkes 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun anlamında işveren sayılmaktadır. Dolayısı ile işçilik alacaklarının tahsili talebiyle aleyhine dava açılan ve davalı konumunda olan işveren, davacı işçiyi çalıştıran işverendir. Açılacak her dava, işveren olan kişi aleyhine açılmalıdır. İşverenin gerçek veya tüzel kişi olması mümkündür.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 2. maddesinde "İşyerinde işveren adına hareket eden ve işin ve işyerinin ve işletmenin yönetiminde görev alan kimselere işveren vekili denir. İşveren vekilinin bu sıfatla işçilere karşı muamele ve yükümlülüklerinden doğrudan işveren sorumludur. Bu anlamda işveren adına hareket eden ve bu anlamda emrindeki işçinin iş sözleşmesini fesheden işveren vekilinin, bu işlemine karşı işveren taraf gösterilerek feshin geçersizliği isteminde bulunmak gerekir.
    İş yargılamasında çalışma olgusunu ve hizmet süresinin ispat yükü, genel ispat kuralı gereği iddia eden işçiye aittir.
    Dosya içeriğine göre davacının hukuki ve fiili işvereni .. ise de davanın .."ye yöneltilerek açıldığı ancak davacı vekilince 03.07.2014 havale tarihli dilekçe ile davalı şirket unvanın sehven .. olarak yazıldığını, davalı şirket doğru unvanın .. olduğunu, HMK"nin 124.maddesi uyarınca hatanın düzeltilmesini talep etmiş, mahkemece de 11.09.2014 tarihli duruşmanın 2 nolu ara kararı ile verilen maddi hatanın düzeltilmesi dilekçesinin .."ye tebliğine karar verilmiştir.
    Netice olarak davacının .. bünyesinde çalıştığı, davanın ise .."ye yöneltilerek açıldığı, husumette yanılma dilekçesinin mahkemece kabul edildiği ve husumetin .."ye yöneltildiği somut olayda; mahkemece husumette yanılma olarak kabul edilmesi yerinde ise de gerekçeli karar başlığında ayrıca .."nin de gösterilmesi ve bu nedenle hüküm fıkrasında hangi işverene iade edildiği belirtilmeksizin işe iadesine karar verilmek suretiyle infazda tereddüt oluşturacak nitelikte karar verilmiş olması hatalıdır.
    Yapılması gereken, husumette yanılma kabul edildikten sonra karar başlığında yalnızca .. göstermekle yetinilmeli ve davacının da bu işverene iadesine karar vermek olmalıdır.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1.Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2.Davalı .. tarafından gerçekleştirilen feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının adı geçen işverenin işyerine İŞE İADESİNE,
    3.Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
    4.Davacı işçinin işe iadesi için davalı işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
    5. Alınması gereken 27,70 TL harçtan peşin yatırılan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 3,40 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
    6.Davacının yapmış olduğu 443,95 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
    7.Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"ne göre 1.500,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    8.Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalı şirket ile dava dışı .. iadesine, 09/06/2015 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi