Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2019/8364
Karar No: 2022/2144
Karar Tarihi: 04.04.2022

Danıştay 4. Daire 2019/8364 Esas 2022/2144 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/8364 E.  ,  2022/2144 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2019/8364
    Karar No : 2022/2144


    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
    (... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...

    İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: 667 sayılı KHK ile kapatılan ... Eğitim Hizmetleri ve Pazarlama Sanayi Ticaret Anonim Şirketi hakkında 2012 yılı defter ve belgelerinin ibraz etmediğinden ve sonraki dönemde devreden KDV tutarının düzeltildiğinden bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden şirket yöneticisi sıfatıyla re'sen tarh edilen 2013/5 dönemine ilişkin vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; katma değer vergisi açısından vergi alacağının, katma değer vergisinin konusunu oluşturan teslim ve hizmetin yapıldığı tarihte doğacağı, ancak teslim ve hizmetin yapıldığı tarihte ödenecek katma vergisinin ortaya çıkmamasının, vergi alacağının henüz doğmadığı anlamına gelmeyeceği, davacının kanuni temsilcisi olduğu şirketin 2012/6 hesap döneminden devreden katma değer vergisinin değiştirilmesine bağlı olarak, sonraki yıllara ait katma değer vergisi beyan tablolarında ortaya çıkan zincirleme etki sonucunda, 2013/5 hesap döneminde ödenecek katma değer vergisi bulunması halinde, vergi alacağının anılan yılda ortaya çıktığı ve bu nedenle zamanaşımının 2013 yılını takip eden yıldan itibaren başlayacağı şeklinde yorumlamanın mükelleflerin katma değer vergisi beyan tablosuna göre değişken ve süresi belirli olmayan bir zamanaşımı süresine tabi olması sonucunu doğuracağı, Anayasa’nın 2. maddesinde yer alan hukuk devletinin en önemli ilkelerinden olan hukuk güvenliğinin, belirliliği zorunlu kıldığı, vergilemede belirlilik ilkesinin, yükümlülüğün hem kişiler hem de idare yönünden belli ve kesin olmasını, ilgili kişilerin mevcut şartlar altında belirli bir işlemin ne tür sonuçlar doğurabileceğini makul bir düzeyde öngörmelerini gerektirdiği, bu durumda, uyuşmazlık konusu amme alacağının 2012 yılında doğması ve zamanaşımı süresinin 31/12/2017 tarihinde dolması, dava konusu cezalı tarhiyata ilişkin ihbarnamenin ise 08/02/2018 tarihinde davacıya tebliğ edilmesi karşısında; dava konusu cezalı tarhiyatta zamanaşımı sebebiyle hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulması ile zamanaşımı süresinin durduğu, yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

    TETKİK HÂKİMİ : ...

    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin reddine,
    2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 04/04/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.




    (X) KARŞI OY :

    Vergilendirmenin temel öğeleri arasında yer alan zamanaşımı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 113. maddesinde, süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkması olarak tanımlanmış; Kanun'un 114. maddesinde de, vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlıyarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağı belirtilmiştir. Bu hüküm gereği vergi alacağının doğduğu dönem, verginin ödenmesi gerektiği dönemdir.
    213 sayılı Kanunun 19. maddesinde, vergi alacağının mükellef bakımından vergi borcunu teşkil edeceği; 126. maddesinde ise 114. madde de yazılı zamanaşımı süresine değinildikten sonra bu süre zarfında meydana çıkan vergi hatalarının düzeltileceği kurala bağlanmıştır.
    Mezkur düzenlemelerden de görülüceği üzere, tarh ve düzeltme zamanaşımı vergi alacağının doğduğu yılı takip eden yılın başından başlayarak beş (5) yıldır. Ancak, vergi alacağının doğduğu yılda yer alan tüm unsurlarla birlikte, alacağın doğduğu yılın beyannamesinde yer alan ve vergi alacağının miktarını doğrudan etkileyen bir unsur olan "geçmiş yılda kayıtlara alınan sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı olduğu tespitli belge" üzerinden hesaplanarak, indirildikten sonra ilgili (ihtilaflı) yıla devreden verginin de, devredildiği yılın zamanaşımı süresine tabi olması gerekmektedir.
    Dosyanın incelenmesinden; davacının kanuni temsilcisi olduğu ... Eğitim Hizmetleri ve Pazarlama Sanayi Ticaret Anonim Şirketi hakkında düzenlenen ... tarih ve ... sayılı vergi inceleme raporu ile; bahse konu şirketin, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname ile faaliyetine son verilerek, tüm mal varlığı ve yasal defter ve belgelerinin Hazine'ye intikal ettiği, şirket hakkında verilen, ... Sulh Ceza Hakimliği'nin ... tarih ve ... Değişik İş sayılı kararı ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devrolunarak tüzel kişiliğine son verildiği, şirkete atanan kayyum heyeti, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ve İstanbul Defterdarlığı ile yazışmalar yapılmışsa da şirketin 2012 özel hesap dönemi defter ve belgelerine ulaşılamadığından ilgili dönemdeki katma değer vergisi indirimlerinin yasal defterlere kaydedilip kaydedilmediğinin tespit edilemediği, bu sebeple 2012 özel hesap dönemindeki katma değer vergisi indirimlerinin reddedildiği, şirketin 2012 özel hesap dönemi ve izleyen dönemlerdeki katma değer vergisi beyan tablosunun yeniden düzenlenerek, 2012/6 döneminden 2012/7 dönemine devreden katma değer vergisinin "0" TL olarak kabul edilmesi sonucunda 2013/5 döneminde ödenecek katma değer vergisi çıkması üzerine dava konusu cezalı tarhiyatın yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Her ne kadar tarhiyat 2012 yılı defter ve belgelerinin ibraz edilmemesi nedeniyle KDV indirimlerinin reddinden kaynaklansa da, dava konusu 2013/5 dönemine ilişkin cezalı tarhiyat yönünden, vergiyi doğuran olayın 2013 yılında gerçekleştiği gözönüne alındığında, zamanaşımı süresinin, yukarıda yer verilen yasa kurallarına uygun olarak aynı yılı takip eden yılbaşından itibaren hesaplanması ve bu tutar ile ilgili olarak lehe ve aleyhe her türlü düzeltmenin de anılan sürede yapılabilmesi hukuka uygun olacaktır.
    Bu durumda, ihtilaflı 2013 takvim yılı vergilendirme dönemi için davacı adına yapılan tarhiyatın zamanaşımı süresinin 31/12/2018 tarihinde dolduğu anlaşılmakla, ihbarnamenin 08/02/2018 tarihinde davacıya tebliğ edildiği göz önüne alındığında dava konusu cezalı tarhiyatın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle verilen Mahkeme Kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
    Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabülü ile Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle Daire kararına katılmıyoruz.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi