13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/39431 Karar No: 2017/4598 Karar Tarihi: 17.04.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/39431 Esas 2017/4598 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/39431 E. , 2017/4598 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar, murisleri tarafından 1977 yılında davalıya verilen vekaletname gereğince davalının murise ait taşınmazları 1978 yılında hileli bir şekilde üçüncü kişilere devrettiğini, murislerinin 1988 yılında vefat ettiğini, taşınmazları fiili olarak ve malikmiş gibi kullandıklarını, ancak 2012 yılında taşınmaza okul yapılacağını duyduklarında bu tarihten sonra yaptıkları araştırma neticesinde tüm bu işlemleri öğrendiklerini, davalının vekalet görevini kötüye kullandığını ileri sürerek uğradıkları zararın giderilmesini talep etmişlerdir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir. 1-Davacılar eldeki davada, davalının vekalet görevini kötüye kullandığı gerekçesiyle uğradıkları zararın tazminine karar verilmesini talep etmişler, mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Davaya konu vekalet sözleşmesine davacıların murisi ile davalının taraf olduğu, dosyaya sunulan ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/851 E.-2011/K. sayılı davalıların murisine ait veraset ilamının incelenmesinde mirasçılardan ... ve ...’in davacı olarak yer almadığı anlaşılmıştır. Müteveffa ...’ın terekesinde, mirasçılar arasında elbirliği hükümleri geçerlidir. Elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi bulunan bir terekede, terekeye ilişkin tüm tasarruf işlemlerinin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 640 ve 702. maddeleri uyarınca, tüm mirasçılar tarafından birlikte yapılması zorunlu olup, tasarrufi işlem niteliğindeki davanın da tüm mirasçılara karşı birlikte açılması gerekir. O halde, davalı dışındaki diğer mirasçıların da davaya katılımlarının sağlanması, muvafakatlerinin alınması ya da terekeye temsilci tayin ettirilmesi gerekir. Hal böyle olunca, davacılara diğer mirasçıların davaya katılımının sağlanması veya muvafakatlerinin alınması ya da terkeye temsilci tayin ettirilmesi için süre verilerek taraf teşkilinin sağlanması, bundan sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken; mahkemece taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre, temyize gelen davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle, temyiz eden davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde davacılara iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.