Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7748
Karar No: 2019/3020
Karar Tarihi: 14.03.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/7748 Esas 2019/3020 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/7748 E.  ,  2019/3020 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili; davalıların sürücüsü malik ve ZMSS"i olduğu aracın müvekkili ..."a çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiğini, ayrıca küçük ..."ın ise hafif şekilde yaralandığını, davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu, müvekkili ..."ın bakıma muhtaç hale geldiğini, ev işlerini gördürmek ve küçük bebeğe baktırmak için yardımcı çalıştırdığını, beden gücü kaybına uğrayan müvekkilinin maddi ve manevi zararlarının doğduğunu, eşinin rahatsızlığı sebebiyle verimli çalışamayan ..."ın maddi ve manevi zararlarının doğduğunu belirterek maddi tazminat taleplerinin 12/08/2011 tarihinden (davalı şirket bakımından dava tarihinden itibaren) itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline manevi tazminat taleplerinin davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 03/11/2015 tarihli ıslah dilekçesiyle; maddi tazminat talebini 30.455,48 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalılar davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 30.455,48 TL maddi tazminatın; 28.500,00 TL"sinin 12/08/2011 tarihinden, 1.955,48 TL"sinin ıslah tarihi olan 03/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte (davalı ... şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı ve faizin başlangıcının 28.500,00 TL için dava tarihi, 1.955,48 TL için ıslah tarihi olacak şekilde) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ..."a verilmesine, davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 1.500,00 TL ve davacı ... için 1.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."dan 12/08/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak kendilerine asaleten, ..."a velayeten davacılar ... ve ..."a verilmesine, karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili dava dilekçesinde davacı ..."ın eşinin yaralandığı dava konusu kaza nedeniyle gelir kaybı olduğunu, bu hususta işvereni ile iş arkadaşlarını tanık olarak dinleteceğini belirtmiştir. Ön inceleme duruşmasında verilen 2 haftalık süre içerisinde buna ilişkin tanık ismini bildirmiş olmasına rağmen mahkemece dava dilekçesindeki tanık listesinde olmayan tanığın dinlenilmesi kabul edilmemiştir. Davacı vekilinin dava dilekçesinde talebini bildirmiş olması ve süresi içerisinde sunduğu delil listesinde de tanık ismini bildirmiş olması gözetilmeksizin dava dilekçesinde tanık isminin bildirlmemesi nedeniyle tanıkların dinlenilmemesi doğru değildir. Her ne kadar mahkemece davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile ..."ın gelir kaybı için talebinin olmadığı belirtilmiş ise de, davacı vekili bu konuda hesap yapılmayan bilirkişi raporuna itiraz etmiş, tazminat talebini açıklamaya yönelik sunduğu beyan dilekçesinde de bu yöndeki delillerinin toplanmadığı ve bu konuda hesap yapılmadığını belirterek bu talebine yönelik tazminatını ıslah edemediğini bildirmiştir. Mahkemece davacı eş ..."nin kaza nedeni ile gelir kaybı olup olmadığı konusunda herhangi bir araştırma yapılmaksızın fazlaya ilişkin taleplerin reddedilmesi doğru değildir. Öyleyse mahkemece davacının verilen süre içerisinde sunmuş olduğu deliller değerlendirilmek suretiyle yeterli bir araştırma yapılarak bu konuda maddi bir kaybı olup olmadığı değerlendirilmeli ve sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
    3-BK"nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözönünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı ... için takdir edilen manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 14/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi