4. Hukuk Dairesi 2016/12606 E. , 2018/7675 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 21/09/2011 gününde verilen dilekçe ile kurum zararının ödetilmesinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 16/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Davacının, davalı ... Bakanlığına yönelik temyiz itirazları yönünden;
Dava, kurum zararının ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı ..."ın ... 13 Şubat Devlet Hastanesinde beyin ve sinir cerrahisi uzmanı olarak görev yaptığı 25/02/2005 – 09/10/2006 tarihleri arasında, ameliyat ettiği hastalara ilişkin yanlış teşhis ve tedavi uygulaması ve söz konusu ameliyatlarda gereksiz malzeme kullanması nedeniyle kurumu zarara uğrattığını, davalı ... Bakanlığının da denetim ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmediğini belirterek kurum zararının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar, davanın görev ve husumet nedeniyle reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, dosyadaki belgeler ve taraflarca sunulan delillerle davacı kurumun zarara uğradığının ve davalı ... Karaslan"ın kusurlu olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İstemin ileri sürülüş biçimine göre davacı; açıkça, davalı ... Bakanlığının hizmet kusuruna dayanmıştır. Davalı bakanlık, kamusal kurallar çerçevesinde faaliyet göstermekte olup eylem ve işlemleri de kamusal niteliktedir ve kamu hizmeti kavramı çerçevesindedir. Kamu hizmetinin görülmesi sırasında ve hizmet kusurundan doğan zararların gideriminde ise idari yargı görevlidir. (2577 sayılı İYUY. m.2)
Görev sorunu, kamu düzenine ilişkin olup açıkça veya hiç ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilir. Açıklanan nedenle; mahkemece, davalı ... yönünden yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın esastan reddine hükmedilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
2-Davacının, davalı ..."a yönelik temyiz itirazları yönünden;
Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (TC Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler, emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da; bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır.
Davaya konu edilen olayda; davalı bakanlık bünyesinde doktor olarak çalışan ve kamu görevlisi olan davalının, yanlış teşhis ve tedavi uyguladığı ve ameliyatlarda gereksiz malzeme kullandığı, görevi sırasında ve görevinden dolayı davacıyı zarara uğrattığı ileri sürülmektedir. Anayasa’nın 129/5. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu"nun 13/1. maddesi gereğince; kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen koşullara uygun olarak, idare aleyhine açılabileceğine göre; adı geçen davalıya husumet tevcih edilmesi doğru değildir.
Mahkemece açıklanan yasal düzenlemeler gözetilerek, davalı ... hakkında, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile işin esasına girilerek davanın reddine hükmedilmesi, usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Temyiz edilen kararın, yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... yönünden, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... yönünden BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.