1. Ceza Dairesi 2016/5330 E. , 2018/761 K.
"İçtihat Metni"Yağma ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanuna muhalefet suçlarından hükümlü ...’ün mahkum olduğu 14 yıl 17 ay hapis cezasının infazı sırasında, cezasının üçte ikisini infaz ettiğinden bahisle koşullu salıverilmesinin talep edilmesi üzerine, hükümlünün iyi halli olmadığı gerekçesiyle talebin reddine dair Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/03/2016 tarihli ve 2016/216 değişik iş sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/03/2016 tarihli ve 2016/229 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, her ne kadar Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesince hükümlünün infaz edilerek kaldırılmış iki ayrı disiplin cezası gerekçe gösterilerek koşullu salıverilme talebi reddedilmiş ise de, öncelikle koşullu salıverilmeye ilişkin mevzuatın incelenmesinde; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 107/1. maddesinde "Koşullu salıverilmeden yararlanabilmek için mahkûmun kurumdaki infaz süresini iyi hâlli olarak geçirmesi gerekir." şeklinde düzenleme yer aldığı, aynı maddenin 11. fıkrasında ise "Bir hükümlünün koşullu salıverilmesi hakkında ceza infaz kurumu idaresi tarafından hazırlanan gerekçeli rapor, hükmü veren mahkemeye; hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemeye verilir. Mahkeme, bu raporu uygun bulursa hükümlünün koşullu salıverilmesine dosya üzerinden karar verir. Mahkeme, raporu uygun bulmadığı takdirde gerekçesini kararında gösterir. Bu kararlara karşı itiraz yoluna gidilebilir." şeklinde düzenleme bulunduğu, Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzüğün "Koşullu salıverilmede iyi hâlin saptanması" başlıklı 133/1. maddesinde ise, ,"Hükümlünün, 5275 sayılı Kanunun 107. maddesinde öngörülen süreleri, kurumların düzen ve güvenliği amacıyla konulmuş kurallara içtenlikle uyarak, haklarını iyi niyetle kullanarak, yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirerek geçirmiş ve uygulanan iyileştirme programlarına göre de toplumla bütünleşmeye hazır olduğunun disiplin kurulunun görüşü alınarak idare ve gözlem kurulunca saptanmış bulunması gerekir." şeklinde ve aynı Tüzüğün "Disiplin eylemi nedeniyle iyi hâl kararı verilmesine engel hâller ve Şikâyet" başlıklı 134/1. maddesinde de "Gözlem ve sınıflandırma formunda yazılı olup da, henüz aldırılmamış disiplin cezası bulunan hükümlü hakkında iyi hâl kararı verilemez. Hükümlünün iyi hâline ilişkin değerlendirme, ancak daha önceden verilmiş olup da disiplin cezası infaz edilmiş ve bu cezası kaldırılmış olanlar hakkında yapılabilir." şeklinde düzenleme bulunduğu, anılan Tüzüğün 134/1. maddesinde belirtildiği üzere hükümlünün disiplin cezasının bulunmasının başlı başına iyi hale ve koşullu salıvermeye engel olmayacağı, disiplin cezası infaz edilip kaldırılmış ise hükümlünün iyi hali tekrar kazanabileceği, bununla birlikte 5275 sayılı Kanunun 107/11. maddesi uyarınca koşullu salıvermeye karar verecek mahkemenin koşullu salıvermeyi uygun bulup bulmama hususunda takdir hakkı bulunduğu, ancak takdir hakkının gerekçesini göstermek zorunda olduğu, bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, ceza infaz kurumu idaresi tarafından hükümlünün koşullu salıverilmesine ilişkin hazırlanan 14/03/2016 tarihli disiplin ve idare gözlem kurulu raporlarında hükümlünün iyi halli olduğu, disiplin cezalarının kaldırıldığı ve koşullu salıverilmeye uygun olduğuna dair görüş bildirildiği, ancak koşullu salıverilmeye karar verecek mahkeme olan Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/03/2016 tarihli ve 2016/216 değişik iş sayılı kararında, hükümlünün cezasının infazı sırasında 29/08/2014 tarihinde firar ettiği, 11/10/2014 tarihinde ise hem firar ettiği hem de uyuşturucu kullandığından bahisle iki ayrı disiplin cezası aldığı gerekçesiyle koşullu salıverilmesi uygun görülmemiş ise de, bu gerekçenin dosya kapsamına uygun olmadığı, zira hükümlünün 29/08/2014 tarihli eyleminin firar olmayıp ücret karşılığı çalıştığı işyerini izinsiz terk etme eylemi olduğu, buna göre mahkemesince hükümlü hakkında olumsuz kanaat kullanılırken hatalı gerekçe gösterilmiş olduğu gibi, anılan eylemler sebebiyle hükümlü hakkında verilen disiplin cezalarının 03/11/2014-03/12/2014 ve 17/12/2014-06/01/2015 tarihlerinde infaz edildiği, 5275 sayılı Kanunun 48/4. maddesi uyarınca infazdan itibaren kanunda öngörülen sürelerin dolmuş olması nedeniyle disiplin cezalarının 03/03/2015 ve 06/01/2016 tarihlerinde kaldırıldığı, kaldı ki disiplin cezası haricinde Tüzüğün 133/1. maddesi uyarınca iyi halin saptanması yetkisi idare ve gözlem kurullarına tanınmış bir yetki olup, bu konuda verilmiş bir karara karşı şikayet olunmadığı sürece re"sen yerindelik denetimi yapılamayacağı cihetle, hükümlünün şartla tahliye ve bihakkın tahliye tarihleri arasındaki 5 yıllık fark da dikkate alınarak itirazın bu yönden kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 27/07/2016 gün ve 94660652-105-25-6222-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/03/2016 tarihli ve 2016/229 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.