22. Hukuk Dairesi 2019/8421 E. , 2019/23244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işverenin ..."de mukim Ilıca Otel işletmesinde 18.05.2008 tarihinden itibaren Pasta Bölümü Şefi sıfatıyla kesintisiz olarak çalıştığını, ancak işverenin Ekim 2012 tarihinde otel çalışanlarını toplayıp, yaz sezonunun bitmesi sebebiyle işçi tenkisatına gidileceğini, bir kısım işçileri 2-3 ay süre ile ücretsiz izne çıkaracaklarını, bir kısmını da otelin inşaat işlerinde çalıştıracaklarını, hiçbir alternatifi kabul etmeyenleri de çalıştırmayacaklarını ifade ettiğini, bu değişikliklerin iş şartlarında esaslı değişiklik mahiyetinde olduğunu, bu şartları kabul etmeyen müvekkiline yapılan ücretsiz izin teklifinin de fesihle eşdeğer olduğunu ileri sürerek kıdem tazminatı ile fazla çalışma alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacı tarafından iddia edilen inşaat işlerinin tamamının başka bir firma tarafından yürütülmekte olduğunu, bu nedenle müvekkili şirketin işyerinde devam eden inşaatta eleman çalıştırmak ve aramak gibi bir durumu ve ihtiyacının hiçbir zaman olmadığını, müvekkili şirkete ait otelin devam eden inşaat nedeni ile kapalı bulunmasından dolayı çalışanlara ücretsiz izne çıkması yönünde teklifte bulunulduğunu teklifin kabulü veya reddinin tamamen çalışanların insiyatifine bırakıldığını, söz konusu teklifi kabul etmeyen çalışanlarla işyerinde çalışmaların aynen sürdürüldüğünü, davacının dava dilekçesinde bahsettiği iddialarının tamamının gerçek dışı olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan delillere dayanılarak, davacının derdest olan ve aynı talepleri içerir 2013/5 esas - 2015/505 karar sayılı karar dosyasındaki dava dilekçesinde talep konusu alacaklarına ilişkin fazlaya dair haklarını saklı tutmadığı, davayı kısmi dava veya belirsiz alacak davası olarak nitelendirmediği, davacının dava konusu yapmadığı ve saklı tutmadığı kısımlardan zımnen vazgeçmiş sayıldığı gerekçeleriyle ek dava niteliğindeki işbu davanın reddine karar verilmiştir. Kararın süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 05.12.2018 tarihli bozma ilamı ile karar bozulmuş bozma ilamına uyan Mahkemece, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Somut uyuşmazlık incelendiğinde davacının işbu davadan önce mahkemenin 2013/5 esas – 2015/505 karar sayısına kayıtlı dava dosyası ile aynı taleplere ilişkin önceki tarihli dava açtığı sabittir. Davacı vekili 2013/5 esas – 2015/505 karar sayılı dava dosyasındaki dava dilekçesinde, kıdem tazminatı ve fazla çalışma alacaklarına mahsuben belirttiği miktarlar üzerinden söz konusu alacaklarının tahsilini talep etmiştir. İlgili dosyada bilirkişi raporunun sunulmasından sonra ıslah dilekçesi sunup, ıslah harcı yatırarak davayı ıslah etmiştir. 2013/5 esas – 2015/505 karar sayılı dosyada dava dilekçesinde kullanılan ifadeler, dilekçe içeriği ile ıslah dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde 2013/5 esas – 2015/505 karar sayılı davanın kısmi dava olarak açıldığı ve ıslah hakkının kullanıldığı, ıslah sonrasında alınan ikinci bilirkişi raporunda miktarların ilk rapordan daha fazla belirlendiği, davacı tarafça bir davada bir kez ıslah yapılabileceğinden ikinci raporda belirlenen, ıslah dilekçesindeki miktarları aşan kısımlar yönünden eldeki ek davanın açıldığı açılmıştır. 05.12.2018 tarihli Dairemiz bozma ilamında ek davaya konu taleplerin 2013/5 esas – 2015/505 karar sayılı dava dosyasında ıslah sureti ile dava konusu yapıldığı belirtilerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 114/1-ı., 115/2. maddeleri gereğince derdestlik sebebi ile dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmiş ise de iş bu dava ile ilk davada ıslah ile talep edilen miktarları aşan kısımlar talep edilmiştir. Bu doğrultuda 05.12.2018 tarihli Dairemizin bozma ilamında maddi hata bulunduğu anlaşılmakla Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 04/02/1959 tarihli ve 1957/13 esas, 1959/5 karar ile 09/05/1960 tarihli ve 1960/21 esas, 1960/9 karar sayılı kararlarında belirtildiği üzere, Yargıtay’ca maddi hata sonucu verilen bir karara mahkemece uyulmasına karar verilmesi halinde dahi usulü kazanılmış hak oluşmaz ve Yargıtay’ın hatalı bozma kararından dönülmesi mümkündür. Anılan sebeple, davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken maddi hataya içeren bozma ilamına uyularak davanın usulden reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 12.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.