13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7048 Karar No: 2017/4547 Karar Tarihi: 13.04.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/7048 Esas 2017/4547 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2016/7048 E. , 2017/4547 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın mahkemenin görevsizliği nedeeniyle dilekçenin usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, banka tarafından davalıya kredi kartı verilmiş olduğunu, kredi kartının davalı borçlu tarafından kullanılıp borcun süresinde ödenmediğini, kendisine hesap kat ihtarı tebliğ edildiğini, borçlunun bahsi geçen ödemeyi gerçekleştirmemesi üzerine bu kez alacağın tahsili için ... 12. İcra Müdürlüğünün 2013/23407 Esas sayılı dosyası ile aleyhine icra takibi yapıldığını, davalının borca, faize ve ferilerine itiraz etmesi üzerine icra takibinin durduğunu beyanla itirazın iptaline, takibin devamına, %20"den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir Davalıya, dava dilekçesi ve duruşma günü bildirir meşruhatlı davetiye tebliğ edilmemiştir. Mahkemece, Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3.maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. 6502 sayılı yasanın 83/2. maddesinde taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemlerle ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması,bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerini uygulanmasını engellemez. Somut olayda; davalının davacı bankadan almış olduğu kredi kartı ve kredi kartının davalı borçlu tarafından kullanılıp borcun süresinde ödenmediği davacı bankanın başlatmış olduğu icra takibine davalının borca itirazı sonucu takibin durması ve davacı bankanın itirazın iptali davasında davalının bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumunda olup, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tüketici işlemi olduğunun kabulü gerektiği, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemlerle ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması,bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerini uygulanmasını engellemeyeceği. Bu durumda mahkemece davanın esasına girilerek sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ve yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.