Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/6313 Esas 2015/683 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6313
Karar No: 2015/683
Karar Tarihi: 12.02.2015

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/6313 Esas 2015/683 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı yüklenici, davalı iş sahibine beyaz toz ve küp şeker üretmeyi üstlenmiştir. Davalı iş sahibi, hiçbir gerekçe göstermeden mal alımını durdurunca üretilen mallar ve ambalaj malzemeleri yüklenicinin elinde kaldığından yüklenici zarar gördü ve depoda saklama bedeli olarak aylık 2.000 TL üzerinden 4 aylık olarak toplam 8.000 TL talep etti. Mahkeme, davacı yüklenicinin kira talebinin 1 ay 6 günlük kısmını kabul etmiş ve bilirkişinin hesapladığı değer üzerinden 5.466 TL'ye hükmetmiştir. Ancak davacı yüklenici, dava dilekçesinde deponun aylık kira bedeli olarak 2.000 TL talepte bulunduğu için hüküm tesisi doğru olmamıştır. Ayrıca, delil tespitine ilişkin giderlerin talep halinde yargılama gideri olarak değerlendirilip alacağa dahil edilmesi de doğru olmamıştır. Birleşen davada ise, alacak ilişkisi yargılama sonucu belirlendiği için alacak likid bir alacak olarak kabul edilemez ve %40 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesi doğru değildir. Kanun maddeleri: Türk Borçlar Kanunu 309., 317., 318., 319., 572. ve 618. maddeleri.
15. Hukuk Dairesi         2014/6313 E.  ,  2015/683 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Asıl dava, eser sözleşmesine dayalı davalı iş sahibinin haksız ve gerekçesiz mal alımını durdurması nedeniyle uğranılan zararın tahsili ve malzemeleri muhafaza etmek zorunda kalması nedeniyle kira alacağı, birleşen dava ise, sözleşme gereğince ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı iş sahibi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2- Davalı iş sahibinin diğer temyiz itirazlarına gelince; yanlar arasında tarihsiz fason imalât sözleşmesi ve 04.02.2008 tarihli ek protokol imzalanmıştır. Bu sözleşmeler gereğince davacı yüklenici davalı iş sahibine beyaz toz ve küp şeker üretmeyi üstlenmiştir. Sözleşme ilişkisi devam ederken davalı iş sahibi 01.07.2008 tarihinden itibaren hiçbir gerekçe göstermeden ve sözleşmeyi feshetmeden mal alımını durdurmuştur. Bunun sonucunda üretilen mallar ve ambalaj malzemeleri yüklenicinin elinde kaldığından yüklenici bu nedenle uğradığı zararı ve söz konusu ambalaj malzemeleri depoda saklama bedeli olarak aylık 2.000,00 TL üzerinden 4 aylık olarak toplam 8.000,00 TL talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda deponun aylık kirası 4.555,00 TL olarak hesaplanmıştır. Mahkemece davacı yüklenicinin kira talebinin 1 ay 6 günlük kısmını kabul etmiş ve bilirkişinin bu aylık değeri üzerinden hesaplama yapmış ve 5.466,00 TL"ye hükmetmiştir. Ne var ki davacı yüklenici dava dilekçesinde deponun aylık kira bedeli olarak 2.000,00 TL talepte bulunmuştur. Bu durumda kabul edilen 1 ay 6 günün aylık 2.000,00 TL üzerinden hesaplanarak kira bedeline hükmedilmesi gerekirken talep aşılarak bilirkişi raporundaki aylık bedel esas alınarak hüküm tesisi doğru olmamıştır.
    Diğer yönden dava tarihinden önce davacı yüklenici tarafından yaptırılan delil tespitine ilişkin giderlerin talep halinde hükümle birlikte yargılama gideri olarak değerlendirilip bu kısımda gösterilmesi gerekirken hükmedilen alacağa dahil edilmesi de doğru olmamıştır.
    3-Birleşen dava yönünden, taraflar arasındaki alacak ilişkisi yargılama sonucu alınan bilirkişi raporu ile belirlendiğinden alacak likid bir alacak olarak kabul edilemez. Bu nedenle birleşen davada icra inkar tazminatı talebinin reddi gerekirken davacı alacaklı lehine %40 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesi de doğru olmamıştır.
    Karar bu nedenlerle bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı iş sahibinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentler uyarınca davalı iş sahibinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 12.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.