Esas No: 2022/3520
Karar No: 2022/8630
Karar Tarihi: 07.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3520 Esas 2022/8630 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/3520 E. , 2022/8630 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Dava, sürekli ... göremezlik oranının tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı ... vekili ve dahili davalı TTK Genel Müdürlüğü vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince, istinaf başvurularının kabulü ile kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davacı ...'in TTK’ya ait maden ocaklarında yer altı işçisi olarak çalıştığını ve meslek hastalığına yakalandığını, maluliyet aylığı bağlanması hususunda davalı Kurumu başvurduğunu, Kurumca davacının maluliyet oranının %10'un altında olması nedeniyle talebinin reddedildiğini, davacının meslek hastalığı nedeniyle maddi ve manevi kayba uğradığını ileri sürerek, maluliyet oranının yeniden tespit edilmesi ile aksi yöndeki kurum işleminin iptaline, 26/03/2015 tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlanmasına, 1,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiş; 03.08.2019 tarihinde davacının vefatı üzerine yasal mirasçıları davaya dahil edilmiş, maddi-manevi tazminat istemli davanın işbu davadan tefrikine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
II-CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle, Kurum işleminin yerinde olduğunu, açılan davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, reddini istemiştir.
Dahili davalı TTK vekili cevap dilekçesine özetle, davanın reddini istemiştir. III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, davacının davasının kabulü ile; davacılar murisi ...'in 13/03/2018 tarihinden itibaren meslek hastalığı nedeni ile 13,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş olduğunun tespitine, karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Somut olayda, davacının maluliyet oranının 13.03.2018 tarihinden itibaren %13,2 olduğu Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu'nun 11/07/2018 tarihli ve Adli Tıp ikinci Üst Kurulunun 18/07/2019 tarihli raporunda belirtildiği, davacı dava dilekçesinde maluliyet oranının yeniden tespit edilmesini, aksi yöndeki kurum işleminin iptali ile 26/03/2015 tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlanmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece meslek hastalığı maluliyetinin tespiti olarak yargılamaya devam edildiği, işbu eldeki davanın 15.02.2016 tarihinde açıldığı maluliyetin başlangıcının da 13.03.2018 tarihi olduğu gözetildiğinde dava tarihi itibariyle davacının bir maluliyeti bulunmadığı, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabule dair hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Kurum vekili ile diğer dahili davalı ...K. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine dair oy birliğiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : I- Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ve davalı ...'nün istinaf başvurularının ayrı ayrı kabulüne, HMK'nın 353/1-b.2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına,
ıı-Davanın reddine,
1-Alınması gereken 59,30 TL karar harcından davacı tarafından karar harcı olarak yatırılan 29,20 TL ile tamamlama harcı olarak yatırılan 86,00 TL olmak üzere toplam 115,20 TL harcın mahsubu ile fazla yatırılan 55,90 TL harcın talebi halinde davacı tarafa iadesine,
2-Davalı ... tarafından 73,60 TL bakiye karar harcının AB2019 seri no ve 14229 sıra ve özel numaralı makbuz ile mahkeme veznesine yatırıldığı anlaşılmakla, ilgili harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince bila ikmal iadesinin istenmesine, tahsil edilmiş ise ilk derece mahkemesince talebi halinde 73,60 TL bakiye karar harcının bu davalı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından ilk derece yargılamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraflarca ilk derece yargılamasında yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereği 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
6-Davalı ... tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
7-Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı harçtan muaf olduğundan ve istinaf karar harcı yatırılmadığından iadesi hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı istinaf başvurusunda haklı çıktığından 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 12/j maddesi gereğince 121,30 TL harcın haksız çıkan davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
9-Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından istinaf sonrası yapılan toplam 5,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
10-Davalı ... tarafından istinaf sonrası yapılan toplam 74,30 TL yargılama gideri ve 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 195,60 TL'nin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
11-Kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgililere iadesine,
12-Kararın tebliğ işlemlerinin Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğü'nce yerine getirilmesine, karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Davacılar vekili, kararın usul ve yasaya aykırı verildiğini belirterek, temyiz incelemesi sonucu bozulmasını istemiştir.
Davalı ... vekili, hükmün temyizen bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
1-Davalı ... vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Sürekli ... göremezlik ve malullük halinin belirlenmesinde izlenecek yol; 5510 sayılı Kanunun “Sağlık Raporlarının Usul ve Esasları'na dair 95. maddesinde (506 sayılı Kanunun 109. maddesinde) hükme bağlanmıştır. Buna göre, Kurum sağlık tesisleri tarafından raporlara dayanılarak verilen kararlara karşı ilgililerin S.S. Yüksek Sağlık Kurulu'na itiraz hakları mevcuttur. Söz konusu kurulun raporlarının Kurumu bağlayacağı, diğer ilgililer yönünden bağlayıcı olmayıp, Adli Tıp Başkanlığı veya Tıp Fakültelerinin ilgili ana bilim dalı konseylerinden Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılmasını isteyebilecekleri 28.06.1976 tarih ve 6/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararının gereğidir. Öte yandan; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.02.2010 gün ve 2010/21-60 Esas, 2010/90 Karar sayılı ilamı ile 06.10.2010 gün ve 2010/10-390 Esas, 2010/448 Karar sayılı ilamların da belirtildiği üzere Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın ilgili ihtisas kurulu ile üniversitelerin tıp fakülteleri ilgili bilim dalı Başkanlıklarınca ya da S.S. Yüksek Sağlık Kurulu'nca düzenlenen raporlar arasında çelişkinin mevcut olması halinde, çelişkinin 6754 sayılı Yasayla değişik 2659 sayılı Adlî Tıp Kurumu Kanunu'nun 26. maddesi gereği Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2.Üst Kurulu tarafından giderilerek, sigortalının sürekli ... göremezlik oranı ve başlangıç tarihi kesin olarak karara bağlanması da zorunludur.
Dosyanın incelenmesinde, ... Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 14.01.2015 tarihli raporunda; sigortalı ...’de P/s 1/2 düzeyinde ... hastalığı mevcut olduğuna, yükümlük süresi aşıldığına, yükümlülük süresi yönünden değerlendirilerek sigortalıda tespit edilen ... hastalığının mesleki sayılıp sayılmayacağına karar verilmek üzere dosyanın Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu'na gönderilmesinin uygun olduğuna karar verildiği, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 06.02.2015 tarihli raporunda; sigortalının musap olduğu ... meslek hastalığına ait yükümlülük süresinin uzatılmasına karar verildiği, ... Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 05.03.2015 tarihli raporunda; sürekli ... göremezlik oranının % 0 olduğu, kontrol muayenesi gerekmediğinin belirtildiği, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 10.01.2017 tarihli raporunda; P/s 1/2 düzeyinde ... meslek hastalığı mevcut olduğu, işgöremezlik oranının % 0 olduğu kontrol muayenesi gerekmediğinin belirtildiği, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulunun 11.07.2018 tarihli ve 12304 sayılı raporu ile Adli Tıp İkinci Üst Kurulunun 18.07.2019 tarihli ve 1199 sayılı raporlarında; ...'de mesleki ... hastalığı mevcut olup, mevcut meslek hastalığının başlangıç tarihinin ... Uzun ... ve Meslek Hastalıkları Hastanesince düzenlenen rapor tarihi olan 04/12/2014 tarihi olduğu, bu rapordaki bulgulara göre p/s, 1/2 düzeyindeki ... meslek hastalığının 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığı, dosyada yer alan 13/03/2018 tarihli radyolojik tetkiklere göre, ...'de p/s 2/2 düzeyindeki ... meslek hastalığı mevcut olduğu, mevcut hastalığının 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre meslek grup numarası Gr 33 olmakla; 13/03/2018 tarihinden itibaren E cetveline göre %13.2 (yüzdeonüçnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, gerek Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu gerekse Adli Tıp İkinci Üst Kurulu raporlarında, davacının 13/03/2018 tarihinden itibaren E cetveline göre %13.2 (yüzdeonüçnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağına ilişkin yapılan belirleme karşısında, 13.03.2018 tarihi ile davacının vefat tarihi olan 03.08.2019 tarihi arası dönem yönünden davanın kabulüne dair karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar tesisi isabetsizdir.
O halde, davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgililere iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 07/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.