Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Duruşmaya katılan sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmü, her ne kadar sanığın yüzüne karşı verilmiş, bir hafta olan temyiz süresi hatalı bir şekilde on beş gün olarak belirtilmiş ve sanık tarafından bu süre geçtikten sonra hüküm temyiz edilmiş ise de; mahkeme tarafından sanığa hükmün tefhim veya tebliğinden itibaren temyiz edilebileceği tefhim edilerek kendisinin yanıltıldığı, gerekçeli karar tebliğ edilmeyen sanığın, gerekçeli kararın tebliğini beklediği ve temyizin öğrenme ile başladığı, bu nedenlerle temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde; Suça sürüklenen çocuk..."ın, katılanın oğlu olan...la evlenmesinin kararlaştırıldığı, sanık ..."in kendisini ... sanık ..."in ise...olarak tanıttığı, katılandan süt ve kıyafet parası olarak 7.720-TL aldıkları, katılan ve oğlu Nevzatın suça sürüklenen çocuk ... ile ...n"a dönmek üzere bulundukları otogarda ..."nın ortadan kaybolduğu, sanıkların hileli hareketlerle katılandan haksız menfaat temin ettikleri iddia edilen somut olayda; Sanık savunmaları, katılan beyanları, uzlaştırma raporu ve diğer deliller doğrultusunda, sanıkların katılana yönelik dolandırıcılık suçuna ilişkin eylemlerinin sabit olduğunu kabul eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıkların delilsiz ceza verildiğine yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 16/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.