Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6742
Karar No: 2018/772
Karar Tarihi: 05.02.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/6742 Esas 2018/772 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/6742 E.  ,  2018/772 K.

    "İçtihat Metni"

    ....

    Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08/10/2015 tarih ve 2014/375-2015/432 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, takip konusu keşideci ... tarafından ....e verilmiş olan çekin ciro yolu ile müvekkiline geçtiğini, çekin süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediğinden ilamsız takip yolu ile dava konusu icra takibine başlanıldığını, borçlunun itirazı ile takibin durduğunu, davalının yetkili hamil olan müvekkiline karşı çeke dayalı sorumluluklarının devam ettiğini, davalının borcunu ödediğini ispatla mükellef olduğunu ileri sürerek itirazın iptalini, borçlu aleyhine % 20 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, zamanaşımı itirazında bulunmuş, muhasebe hizmeti bedeli olarak ...’e verilmiş olan çekin bedelinin ödendiğini, davacı tarafından mükerrer olarak tahsil isteminin hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 4.000,00 TL bedelli ve 31/03/2012 keşide tarihli çeke ilişkin çek bedelini ödediğini iddia eden ve ispat yükü üzerinde olan davalının çek bedelini ödemiş olduğunu ispatlayamadığı, icra takip tarihi itibariyle toplam borcunun 5.273,59 TL olduğu, dava konusu alacağın likit ve belirlenebilir olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacağın % 20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, 6102 sayılı TTK 732. maddesine dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Dosya kapsamından, çekin süresinde bankaya ibraz edilmediği, davacı hamil tarafından keşideci davalıya karşı ilamsız icra takibi yapıldığı ve davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, süresinde yapılan zamanaşımı definin reddine karar verilmişse de, dava konusu çekin keşide tarihi 31.03.2012 olup, icra takibi ise 26.05.2014 tarihinde başlatılmıştır. Bu tarihten önce, zamanaşımını kesen herhangi bir sebep bulunmayıp, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nin 732/son maddesi uyarınca, zamanaşımı süresi, poliçenin zamanaşımına uğradığı tarihi takip eden tarihten itibaren bir yıldır.

    .../...






    Somut olayda, çekin ibraz edilmesi gereken son gün 10.04.2012’dir. Bu tarihte yürürlükte olan 6762 sayılı TTK 726/1. maddesinde, hamilin keşideci ve diğer çek borçlularına karşı haiz olduğu müracaat haklarının ibraz müddetinin bitiminden itibaren altı ay geçmekle müruruzamana uğrayacağı düzenlenmiş olup, bu süre de 10.10.2012 tarihi itibariyle dolmaktadır. Her ne kadar bu tarihten önce 6102 sayılı TTK yürürlüğe girmişse de, 6103 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun m. 6/1 uyarınca, Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış zamanaşımı süreleri ile hak düşürücü süreler eski hukuka tabi olduğundan eski yasanın uygulanması gerekmektedir. Bu durumda, çeke ilişkin zamanaşımı 10.10.2012 tarihinde dolmakta olup, bu tarih itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nin 732/son maddesine göre ise sebepsiz zenginleşmede zamanaşımı bu tarihten itibaren bir yıl olduğundan, 10.10.2013 tarihi itibariyle zamanaşımı süresi dolmuştur. Bütün bu hususlar dikkate alınarak zamanaşımı definin değerlendirilmesi gerekirken hiçbir gerekçe belirtilmeksizin zamanaşımı definin reddi ile işin esasına girilip karar verilmesi doğru görülmeyip hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 05/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    ...

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi