12. Hukuk Dairesi 2017/37 E. , 2018/5453 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı ... Sanayi ve ... A.Ş. tarafından, borçlu aleyhine genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu şirket vekilinin, icra mahkemesine başvurarak, icra takibinde bulunan alacaklı vekilinin azledilmiş olduğundan bahisle, bu takibi başlatmaya yetkili olmadığını ve takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, borçlunun, borçlu sıfatı ile süresinde icra dairesine itirazı üzerine takibin durduğu, iddia edilen azledilme durumu hakkında da taraflar arasında vekaletnamenin kullanılmasının yasaklanması davasının devam ettiği, borçlunun takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurusunda hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile başvurusunun reddine karar verildiği görülmektedir.
Borçlu, icra takibinin şekline göre İİK’nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük sürede icra dairesine bildirmeye mecburdur.
İİK"nun 58/2. maddesi gereğince takip talebinde; borçlunun ve varsa kanuni temsilcisinin adı, soyadı, alacaklı tarafından biliniyorsa T.C. kimlik numarası veya vergi kimlik numarası, şöhret ve yerleşim yerleri belirtilmelidir.
Somut olayda, borçlunun, icra dosyasındaki taraf sıfatına, alacak ve tüm ferilerine süresinde icra dairesinde itiraz ettiği ve aynı zamanda alacaklı vekilinin yetkisi olmadan icra takibini başlattığı ve azledildiğine ilişkin belgelere dayanılarak takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Borçlunun sunmuş olduğu belgeler incelendiğinde geçerli bir azilname olmadığı görülmektedir.
Her ne kadar, mahkemece, borçlunun başvurusu borca itiraz olarak nitelendirilerek, ilamsız takipte tüm itirazların icra dairesine yapılması gerektiğine ve borçlunun icra müdürlüğüne itirazı sonucu takibin durduğundan bahisle icra mahkemesine başvurusunda hukuki yararı bulunmadığına hükmedilmiş ise de, borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK"nun 58/2. maddesi kapsamında şikayet niteliğindedir.
O halde mahkemece, istemin dosyada herhangi bir azilname bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken, icra müdürlüğüne yapılan itirazla duran takip bakımından bu davayı açmada hukuki yararı olmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ise de anılan husus tekrar yargılama yapılmasını gerektirecek nitelikte olmadığından sonucu itibariyle doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 35,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.