Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2022/1523
Karar No: 2022/4243
Karar Tarihi: 05.04.2022

Danıştay 6. Daire 2022/1523 Esas 2022/4243 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2022/1523 E.  ,  2022/4243 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2022/1523
    Karar No : 2022/4243


    TEMYİZ EDEN TARAFLAR : I- (DAVACI) …
    VEKİLİ : Av. …
    II- (DAVALILAR) 1- … Bakanlığı - …
    VEKİLİ : Av. …
    2- … Belediye Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. … 3- … Belediye Başkanlığı - …
    VEKİLİ : Av. …
    KARŞI TARAF : 1- … Bakanlığı
    2- … Belediye Başkanlığı
    3- … Belediye Başkanlığı
    4- …
    İSTEMİN ÖZETİ : İstanbul İli, Avcılar İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … parsel sayılı taşınmaz üzerindeki … arsa paylı … nolu dairenin, 28.06.2005 tarih ve 2005/109 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile "Afete Maruz Bölge" ilan edilen (AJE1) alanda kalması nedeniyle uğranıldığı öne sürülen 150.000,00-TL maddi, 60.000,00-TL manevi zararın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tazmini istemiyle açılan davanın kısmen kabulü ile 28.430,63-TL maddi tazminatın, dava tarihi olan 13.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte kusur oranları gözetilmek suretiyle davalı idarelerden alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin 21.569,37-TL'lik maddi tazminat isteminin reddi, 60.000,00-TL manevi tazminat isteminin, 30.000,00-TL'lik kısmının dava tarihi olan 13.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte kusur oranları gözetilmek suretiyle davalı idarelerden alınarak davacıya ödenmesi, fazlaya ilişkin 30.000,00-TL'lik manevi tazminat isteminin reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına karşı yapılan manevi tazminat dışındaki kısımlarına yönelik tarafların istinaf başvurularının, hüküm kısmında yer alan ''…28.430,63-TL…'' rakamının “... 128.430,63-TL...” şeklinde düzeltilmesi suretiyle reddine, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca davalı idarelerin istinaf başvurularının kısmen kabulü ile İdare Mahkemesi kararının manevi tazminata ilişkin kısmının kaldırılmasına, davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile takdiren 10.000,00-TL manevi tazminatın % 60 kusur oranına isabet eden 6.000,00.-TL’sinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nca, % 30 kusur oranına isabet eden 3.000,00.-TL’sinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca, % 10 kusur oranına isabet eden 1.000,00.-TL’sinin ise Avcılar Belediye Başkanlığı’nca dava tarihinden (13.10.2017) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin ise reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

    DAVACININ SAVUNMASININ ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.


    DAVALI İDARELERDEN ...
    BAKANLIĞININ SAVUNMASININ ÖZETİ : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
    DİĞER DAVALI İDARELERİN SAVUNMALARININ ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, 29/10/2021 günlü, 31643 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 85 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 1. maddesi uyarınca, 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin Altıncı Kısmının Dördüncü Bölümünün başlığı "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği" şeklinde değiştirildiğinden husumetin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına yöneltilmesine karar verilerek, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
    Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
    Davacı tarafından, temyiz dilekçesinde her ne kadar bakılan davada Mahkemece verilen maddi tazminatın, farklı maliklerce açılan başka davalarda verilen maddi tazminattan daha düşük olarak verildiği ileri sürülmüşse de; yapılan incelemede bu farkın, maddi tazminat kalemlerinden olan arsa değer kaybının hesaplanmasında kullanılan taşınmazın m2 birim değerinin bilirkişilerce farklı değerlendirilmesinden kaynaklandığı görülmüş, davanın niteliği ve dosyanın geldiği aşama dikkate alındığında, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasının istenilen sonucu doğurmayacağı, yargılamanın uzamamasını teminen ve usul ekonomisi gözetildiğinde söz konusu farklılık, Mahkeme kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    İstanbul Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarihli, E:… , K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın ONANMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 05/04/2022 tarihinde manevi tazminat yönünden oybirliği, manevi tazminata faiz yürütülmesi ve maddi tazminat yönünden oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.



    KARŞI OY (X):
    Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafın maddi zararının belirlenmesi için Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda; maddi tazminat kalemlerinden olan arsa bedelinin tespitine ilişkin yapılan değerlendirmede, söz konusu taşınmazın m2 değerinin, afete maruz bölge kararı olmaması halinde … TL, afete maruz bölge kararı olması halinde … TL olduğuna ilişkin tespit yapılarak hesaplama yapıldığı, aynı parselde başka dosyalarda arsa bedeline ilişkin hesaplamalarda m2 değerinin daha farklı olarak tespit edilerek hesaplamalar yapıldığı, bilirkişi raporları arasındaki bu çelişkinin maddi tazminatın hesaplanmasında yanlış sonuçlara neden olduğu anlaşılmaktadır.
    Bu itibarla; aynı bölgede veya parselde bulunan farklı malikler tarafından açılan davalarda maddi tazminat hesaplamalarının birbirini doğrular nitelikte, emsal taşınmazlara uygun, her türlü şüphe ve çelişkiden uzak şekilde belirlenmesi gerektiğinden, ek rapor alınmak suretiyle veya gerekirse aynı bilirkişilere yaptırılacak inceleme sonucunda yeniden rapor alınma suretiyle karar verilmesi gerektiğinden, çelişkili, eksik ve hatalı raporlara dayanılarak verilen Mahkeme kararında ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen temyize konu kararda hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle bozulması gerektiği görüşüyle Dairemizce kararın maddi tazminata ilişkin kısmın onanması yönünde verilen çoğunluk kararına katılmıyoruz.


    KARŞI OY (XX):
    Bir maddi zararın giderilmesine yönelik açılan tam yargı davalarında, tazminat kişinin mal varlığındaki zararın oluştuğu an itibariyle karşılanması gerektiğinden, istenilecek olan tazminatın gecikerek ödenmesi nedeniyle para değerinde enflasyondan dolayı meydana gelebilecek azalmayı karşılamaya yönelik olarak faize hükmedilmelidir.
    Maddi zararlar, mal varlığında meydana gelen ve para ile değerlendirilebilen bir azalmayı ifade ettiklerinden, bu azalma miktarının idare tarafından telafi edilmediği süre içinde ayrıca enflasyon nedeni ile de kayba uğrayacağı açıktır. Manevi zararlar ise, mal varlığında meydana gelen somut bir azalma olmayıp, kişinin manevi varlığında ortaya çıkan olumsuzluklar olduğundan, manevi tazminat değerinin yargılama sonucu para olarak belirlenmesi zarara uğrayanı tatmin ve de bu zararın meydana getireni cezalandırma aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır.
    Bu itibarla, ilk defa yargı kararıyla para olarak değerlendirilebilen bir manevi tazminatın önceden davalı idarece belirlenmesi ve de ödenmesinin mümkün olmaması nedeniyle, ödemede gecikmeden bahsedilemeyeceği gibi, manevi tazminat, esasen bütün hususlar dikkate alınarak "takdiren" belirlendiğinden manevi tazminata faiz uygulanmaması gerektiği oyuyla kararın bu kısmına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi