14. Hukuk Dairesi 2018/1881 E. , 2018/3400 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.04.2017 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 01.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin ...Kooperatifi’ndeki 8 No’lu dairenin sahibi olduğunu, bu dairenin harici satış sözleşmesiyle davalıya satıldığını, ancak davalının bakiye satış bedelini kendisine gönderilen ihtarnamelere rağmen ödemediğini, 4 yıldır davaya konu daireyi haksız olarak kullandığını ileri sürerek davalının elatmasının önlenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, taraflar arasında yapılan tapulu taşınmazın harici satışına ilişkin sözleşmenin geçersiz olduğu, davalının taşınmazda oturduğunun kanıtlanamadığı, aradaki sözleşmenin esasen taşınmazın devri değil kooperatif hissesinin devri niteliğinde olduğu, bu yönüyle hisse devrinin geçerli olduğu ve öncelikle davacının kendi edimini yerine getirmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
... 4. Noterliği’nin dosyada mevcut 19.10.2006 tarihli, 34855 yevmiyeli ...Kooperatifi’nin ortakları adına yaptırılan 21 adet bağımsız bölümün kur’a çekimine ilişkin Çekiliş Tespit Tutanağı’na göre B blok, 2.giriş, 3. Kat, 8 No’lu bağımsız bölümün ortaklardan davacı ...’e isabet ettiği görülmüştür.
Davacı ile davalı arasında düzenlenmiş 10.01.2008 tarihli adi yazılı sözleşmede davacının kooperatifte sahibi bulunduğu 8 No’lu dairenin davalı ...’a 80.000 TL‘ye 01.05.2008 ve 01.09.2008 tarihli iki adet senet karşılığı satıldığı,tapu devir işlemlerinin 01.09.2008 tarihli senet ödendikten sonra yapılacağı kararlaştırılmıştır.
Dava, her ne kadar davacı tarafından kooperatif üyeliğinden kaynaklanan kişisel hakka dayanılarak açılmış ise de; dava konusu taşınmazda yargılama sırasında 12.10.2015 tarihinde ferdileşme yapıldığı, dava konusu dairenin davacı adına tescil edildiği getirtilen tapu kayıtlarından anlaşılmaktadır.
Keşif mahallinde dinlenen davalı tanıkları davalının yazın köyde kışın dava konusu dairede oturduğunu, keşif esnasında dairede bulunan eşyaların da davalıya ait olduğunu bildirmişlerdir. Bu durumda davalının elatmasının önlenmesine karar verilmesi gerekir.
Yukarıda değinilen hususlar dikkate alınmaksızın, mahkemece yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.