Abaküs Yazılım
5. Daire
Esas No: 2021/1726
Karar No: 2022/1756
Karar Tarihi: 05.04.2022

Danıştay 5. Daire 2021/1726 Esas 2022/1756 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2021/1726 E.  ,  2022/1756 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    BEŞİNCİ DAİRE
    Esas No : 2021/1726
    Karar No : 2022/1756


    Temyiz Eden (Davacı) : …
    Vekili : Av. …

    Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / …
    Vekili : Av. …

    İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesi ile parasal haklarının en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen .. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: İhraç kararında somut delil gösterilmemesinin, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu kararında ise adli yargıya intikal eden ve kovuşturma süreci devam eden hususlar (bylock kullanıldığı iddiası, Bankaysa hesabı hareketleri, örgütle iltisaklı olduğu ileri sürülen basın yayın organına para gönderdiği iddiası, çocuklarını özel okullara gönderdiği iddiası gibi) nedeniyle sorumlu tutulmasının, işlemi sebep unsuru yönünden sakatladığı, söz konusu işlemler Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 26/09/2017 tarih ve E: 2017/956, K: 2017/370 sayılı kararı ile; cemaatin FETÖ/PDY terör örgütü olarak kabul edildiği tarihten önceki dönemlere ait olduğundan, bu hususların dava konusu işleme gerekçe olamayacağı, hakkındaki mahkumiyet kararının kesinlemediği, Bank Asya'da hesap açtırmasının sebebinin köyde yaşayan anne ve babasının altınlarını hırsızlık olayından korumak istemesinden kaynaklandığı, sendika üyesi olmanın terör örgütü üyeliği ile suçlanmasına dayanak yapılamayacağı, Yargıtay kararlarında Bylock uygulamasını kullanmanın tek başına örgütle irtibata yeterli delil olduğu gerekçesine de dayanıldığı ve başvuruların bu gerekçe ile reddedildiği, hukuka aykırılıklar nedeniyle Bylock verilerine dayanılarak karar verilemeyeceği, Mor Beyin uygulamaları ile 10.000 den fazla kişi hakkındaki bylock iddiasının ortadan kaldırılması ve buna ilişkin Yargıtay’ın bozma kararları ile Bylock programı bakımından somut delillerle ispatlanması gerektiğini belirtmesi nedeniyle hakkında verilen kararın da bozulma ihtimaline binaen ceza yargılamasındaki kesin niteliği olmayan delillerin disiplin hukuku bakımından bu haliyle dikkate alınmaması gerektiği, aynı eylem nedeniyle birden fazla ceza verilemeyeceği kuralının ihlal edildiği, maruz kaldığı yaptırımın ceza hukuku anlamında bir ceza olup, ceza yargılamasındaki tüm güvencelere uygun bir yargılama sonucu uygulanması gerektiği, darbe girişimi ile hiçbir ilgisinin bulunmadığı, darbe girişimiyle ilişkisi olmayan kamu görevlilerinin sivil ölüm oluşturur şekilde kamu görevinden çıkarılmasının, OHAL’e neden olan durumun kesinlikle gerektirdiği türden bir tedbir olmadığı, somut olayda OHAL kapsamı dışında kalan bir tedbirin bulunduğu, savunma hakkının ihlal edildiği ceza yargılamalarında kullanılacak tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğini gösterme yükümlülüğünün soruşturma ve kovuşturma organlarına ait olduğu, somut olayda her ne kadar idari yargı önünde görülen bir yargılama olsa da suçlamanın niteliği ile cezanın ağırlığı dikkate alındığında somut olayda ceza hukuku anlamında bir “suçlama ve ceza” bulunduğu, bu açıdan AİHS’nin 6/1 ve 6/3 maddelerindeki tüm güvencelere uygun bir yargılama yapılması gerektiği ileri sürülmektedir.

    Davalı İdarenin Savunmasının Özeti:Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    Danıştay Tetkik Hakimi : …
    Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
    Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
    Bununla birlikte, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan; "...Kilis İl Emniyet Müdürlüğü' nün … tarih ve … sayılı yazısı ekinde yer alan CD inceleme ve içerik değerlendirme tutanağı ve Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı' nın … tarih ve … soruşturma sayılı yazısı ekindeki Bylock tespit ve değerlendirme tutanağına göre; sanığın … numaralı GSM hattı üzerinden hattı üzerinden; Bylock programını … ID' sini alarak, … kullanıcı adı üstünden, 65 kere giriş yaptığının, 70 mail aldığının, 213 mail gönderdiğinin, 80 mesaj aldığının, 72 mesaj gönderdiğinin, 2 gelen ve 4 giden aramanın yapıldığının, 1 arkadaş eklediğinin..." tespitleri dikkate alındığında, davacının örgütle irtibat ve iltisakını gösteren dosyada mevcut diğer delillerin yanında örgütün gizli haberleşme programı olan ByLock programını da kullandığı sonucuna varılmıştır.
    …Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, adli yardım kararından dolayı tahsili ertelenmiş olan temyiz aşamasındaki yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesi, 1. fıkrası uyarınca, davacıdan tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 05/04/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi