10. Hukuk Dairesi 2018/5568 E. , 2020/913 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi :Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, fer’i müdahil ... ve davalı ... İnş. San. Ltd. Şti. vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer’i müdahil ... ve davalı ... İnş. San. Ltd. Şti. vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalıya ait serada 02.08.2004 – 04.08.2014 tarihleri arasında sürekli ve kesintisiz çalışmasına rağmen kuruma bildirilmeyen hizmetlerinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP
Fer’i müdahil Kurum vekili, 5 yıllık hak düşürücü süre itirazıyla birlikte resen gerekli araştırmanın yapılarak davanın reddini,
Davalı vekili, davalı şirketin çiçek üretimi yapmadığı, çiçek satın alarak ihraç ettiği, şirkete air sera bulunmadığı, davacıyla aralarında işçi-işveren ilşikisinin bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddini talep etmişlerdir.
III- MAHKEME KARARI
A- İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
“Davacının davasının kabulüne,
Davacının bilirkişi ..."nın 01/10/2017 tarihli rapor içeriği de dikkate alınarak 1083406.35. sicil numaralı davalı işveren... İnş. San. Ltd. Şti."ne ait işyerinde asgari ücretle 02/08/2004-04/08/2014 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak 3600 gün asgari ücretle ve sürekli çalışmış olduğunun ve bu çalışmalarının SGK"na bildirilmediğinin tespitine” karar verilmiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı şirket vekili ve feri müdahil vekilinin dilekçelerinde yer verdikleri itirazların yerinde olmadığı, kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle;
“İzmir 12. İş Mahkemesi"nin 09.11.2017 tarih, 2015/61 Esas ve 2017/275 Karar numaralı hükmüne yönelik davalı şirket vekilinin ve fer"i müdahil SGK Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine” karar verilmiştir.
TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Fer’i müdahil vekili; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu,
Davalı vekili; davalı şirketin kendi adına işlettiği serasının bulunmadığı, şirketin sadece çiçek yetiştiren seralardan çiçek satın alıp ihraç ettiği, sektörel olarak yılın belli dönemlerinde çalışıldığı, davalı şirket merkezinin İzmir/Narlıdere olup Menderes ilçesinde herhangi bir faaliyetinin bulunmadığı, dinlenen davacı tanıklarının davalı şirketle husumetleri bulunduğundan beyanlarına itibar edilemeyeceği gerekçeleriyle kararın bozulmasını talep etmişlerdir.
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanun’un m. 86/9. maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır.
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerinin tespitine ilişkin davalar kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re"sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörülmemiş ise de bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı, işin niteliği, sürekli veya sezonluk nitelikte olup olmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilir ise de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların, davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve uyuşmazlık konusu dönemi kapsar biçimde çalışmaları işverenin resmi kayıtlarına geçmiş bordro tanıkları ya da komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının çalışmalarının kuruma bildirilmediği, işe giriş bildirgesi düzenlenmediği, davalı işyerinin kanun kapsamında ve halen faal olduğu, ... İlçe Emniyet Müdürlüğününce düzenlenen araştırma tutanağında davalı şirketin Menderes İlçesinde çiçek üretimi işi yaptığı, davacı ve davalı tanıklarıyla komşu bahçe sahiplerinin dinlendiği anlaşılmaktadır.
Davalı işveren çiçek üretimi yapmadığını, çiçek ihraç ettiğini iddia ettiğinden mahkemece yapılacak iş, gerekirse olay yerinde keşif yaparak, davacının çalıştığı yeri tespit etmek, çalışmanın geçtiği yerin dava konusu 2004-2014 tarihleri arasında maliklerinin kim olduğu, kimler tarafından işletildiği, neler üretildiği tespit edildikten sonra, dava konusu tarihler arasındaki komşu bahçe ve sera sahibi tanıkları da dinlemek, çalışmanın geçtiği yerin kim tarafından işletildiğini, işverenin kim olduğunu kesin bir şekilde belirlemek, davalı çiçek üretimi yapmadığını çiçek ihraç ettiğini iddia ettiğinden, dava konusu tarihler arasında davacının çalıştığı işyerinden çiçek satın aldığına ilişkin belgeleri ibraz etmesini sağlamak, tüm deliller birlikte değerlendirilip elde edilecek sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara gözetilmeksizin, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı ve fer’i müdahil vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin reddine ilişkin kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 10.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.