22. Hukuk Dairesi 2016/25267 E. , 2019/23176 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı ve ihbar olunanlardan ... Tem. Taah. Turz. İnş. San. Ltd. Şti. vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı bir neden olmadan feshedildiğini öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, toplanan delillere göre bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili ile ihbar olunanlardan ... Tem. Taah. Turz. İnş. San. Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
I- İhbar olunan ... Tem. Taah. Turz. İnş. San. Ltd. Şti."nin Temyizi Yönünden;
Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 61-64. maddelerine göre dava ihbar olunan gerçek ve tüzel kişi, davada taraf sıfatını kazanamaz. Bir davada hüküm, davanın tarafları arasında kurulur. Bu nedenle hükmü temyiz etme hakkı davada taraf olan kişilere aittir. Kural olarak kendisine dava ihbar olunan davaya katılmadıkça (müdahil olmadıkça) mahkemece verilen kararı temyiz etme hakkı yoktur. Ancak, Mahkemece usul ve yasaya aykırı olarak taraf sıfatını almayan dava ihbar olunan kişi hakkında hüküm kurulmuşsa, ihbar olunan hükmün kendisiyle ilgili bölümünü temyiz edebilir.
İhbar olunan hakkında temyize konu kararda bir hüküm kurulmadığı, ihbar olunanın kararı temyiz hakkı bulunmadığı öte yandan ihbar olunanca temyiz başvuru ve karar harcı da yatırılmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. Maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427.ve 432. maddeleri uyarınca REDDİNE,
II- Davalı ... Temyizi Yönünden;
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı tanık anlatımlarından hareketle temizlik işçisi olarak çalışan davacının, ... Tem. Taah. Turz. İnş. San. Ltd. Şti. döneminde 7.00-18.00 saatleri arası haftanın altı günü çalışarak haftada 15 saat, ... Temizlik Gıda Elk. Mak. Tek. Ser. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti. döneminde ise aynı saatler arası haftanın beş günü çalışarak haftada 5 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiştir.Ne var ki; davacı tanıklarından..."ın açtığı aynı mahiyetteki dava dosyasında fazla çalışma talebi reddedilmiş olup Dairemizin 2016/24618 Esasına kaydedilen bu dosya, davalı temyizi üzerine onanmıştır. Dolayısıyla bu tanık husumetli olup yan deliller ile desteklenmedikçe tek başına bu tanığın anlatımı ile sonuca gidilmesi mümkün değildir. Davacı tanığı ...’nın ise aynı mahiyette davası olduğu savunulmadığı gibi bu yönde bir bilgi de dosyaya yansımamıştır. Ancak, bu tanığın beyanından, davacının haftanın beş günü 7.00-17.30 saatleri arası 1 saat ara dinlenme ile yaparak haftada 2.5 saat fazla çalışma yaptığı sonucuna varılmakta ise de; bu tanık eldeki dava dosyasında vardiya saatlerini bildirmeden vardiyalı çalıştığını belirtmiş; Dairemizin 2016/24618 esas sayılı dava dosyasında davacı tanığı olarak verdiği beyanında ise vardiyasının 07.00-16.00 saatleri arasında olduğunu açıklamıştır. Dolayısıyla bu tanığın 16.00 dan sonraki çalışmaya dair görgüye dayalı bir beyanı bulunmadığı, bu nedenle fazla çalışma hesabında beyanının dikkate alınamayacağı anlaşılmaktadır. Davalı tanık anlatımlarından da davacının haftanın beş günü 07.00-17.00 arası çalıştığı ve fazla çalışma yapmadığı sonucuna varılmaktadır. Şu halde, davacının fazla çalışma yaptığını yöntemince ispatlayamadığı sonucuna varıldığından fazla çalışma talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan harcın talep halinde davalı tarafa iadesine 12.12.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.