Esas No: 2018/1499
Karar No: 2022/1413
Karar Tarihi: 05.04.2022
Danıştay 13. Daire 2018/1499 Esas 2022/1413 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2018/1499 E. , 2022/1413 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/1499
Karar No:2022/1413
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...Petrol Ürünleri Taşımacılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Kurumu
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dağıtıcı lisansı sahibi davacı şirketin bayisi olan "...”a ait akaryakıt istasyonunda 11/02/2014 tarihinde yapılan denetimde, lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı düzenek ve ekipmanlar bulundurulduğunun tespit edildiğinden bahisle 259.825,00-TL; vaziyet planında yer alan, ancak istasyon otomasyon sistemine bağlı olmayan benzin tankı bulundurulduğunun ve otomasyon sistemine müdahale edildiğinin tespit edildiğinden bahisle 883.405,00-TL idarî para cezası olmak üzere toplam 1.143.230,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin ...tarih ve ...sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararda; davacı şirketin bayisi olarak faaliyet gösteren akaryakıt istasyonunda vaziyet planında tank sayıları ve bağlantı borularının belirtilmediği, işyeri açma ve çalışma ruhsatında yer alan üç adet akaryakıt tankından iki adet motorin tankının otomasyon bağlantısının olduğu, benzin tankının otomasyon bağlantısının olmadığı, yazar kasaya bağlı olan kara kutu haricinde farklı bir düzenek bulunduğu hususlarının sabit olduğu;
Her ne kadar davacı şirket tarafından, bayiyle akdedilen bayilik sözleşmesinin feshedildiği iddia edilmişse de bayilik sözleşmesinin 03/02/2014 tarihinde feshedildiği, denetimin 11/02/2014 tarihinde gerçekleştirildiği, davacı şirket tarafından feshin 19/02/2014 tarihinde davalı idareye bildirildiği, lisansın ise 24/09/2014 tarihinde sonlandırıldığı, buna göre denetim tarihi itibarıyla lisansın ve davacı şirketin mesuliyetinin devam ettiği sonucuna varıldığı;
Öte yandan, davacı şirket tarafından bayiden istasyon otomasyon sisteminde mevzuata aykırı düzenek ve ekipman bulundurulmayacağı yönünde yazılı taahhüt alındığı ileri sürülmekte ise de, böyle bir taahhütnamenin davacı şirketin Kanun ile belirlenen yükümlülüklerini ortadan kaldırmayacağı; bu itibarla, davacı şirkete idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 7164 sayılı Kanun ile getirilen değişikliklerin ve yürürlüğe giren ihtar müessesesinin lehe olduğu için uygulanması gerektiği, bu nedenle idarî para cezası verilemeyeceği, işleme esas alınan soruşturma raporunun eksik ve hatalı olduğu, otomasyon sistemine bayi tarafından yapılan bir müdahaleyi tespit etmelerinin mümkün olmadığı, denetim tarihinden önce bayilik sözleşmesinin feshedildiği, dağıtım şirketi olarak kendilerine düşen her türlü yükümlülüğü yerine getirdikleri, işlemin, amaç, sebep ve konu unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu, ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirlerinin ancak Kanunla konulacağı, davalı idarenin, otomasyon sistemine ilişkin teknik ve hukuki alt yapı henüz olgunlaşmadan dağıtım şirketlerine gereğinden fazla yükümlülük ve sorumluluk yüklediği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kısmen reddi, kısmen kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının kısmen onanması, kısmen bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dağıtıcı lisansı sahibi davacının bayisi olan ve "...Mahallesi, ...Caddesi, No:......" adresinde faaliyet gösteren ...'a ait akaryakıt istasyonunda 11/02/2014 tarihinde yapılan denetimde lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı düzenek ve ekipmanlar bulundurulduğu ve vaziyet planında yer alan ancak istasyon otomasyon sistemine bağlı olmayan benzin tankının bulundurulduğu, ayrıca otomasyon sistemine müdahale edildiği hususlarının tespit edildiğinden bahisle, ...tarih ve ...sayılı Kurul kararı gereğince davacı şirket nezdinde doğrudan soruşturma yapılarak ...tarih ve ...sayılı soruşturma raporu düzenlenmiş, davacının savunması yeterli görülmeyerek isnat edilen fiiller sabit görüldüğünden, vaziyet planında yer alan, ancak istasyon otomasyon sistemine bağlı olmayan benzin tankı bulundurulduğu ve otomasyon sistemine müdahale edildiğinden bahisle 883.405,00-TL; istasyonda lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı düzenek ve ekipmanlar bulundurulduğunun tespit edildiğinden bahisle 259.825,00-TL idarî para cezası olmak üzere toplam 1.143.230,00-TL idarî para cezası uygulanmasına ilişkin ...tarih ve ...sayılı Kurul kararı tesis edilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 2. maddesinde, kabahat deyiminin, kanunun, karşılığında idari yaptırım uygulanmasını öngördüğü haksızlık anlamına geldiği belirtilmiş; “Genel kanun niteliği” kenar başlıklı 3. maddesinde, Kanun’un idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması hâlinde, diğer genel hükümlerinin ise idari para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında uygulanacağı; “Zaman bakımından uygulama” kenar başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasında, 26/09/2004 tarih ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun zaman bakımından uygulamaya ilişkin hükümlerinin kabahatler bakımından da uygulanacağı kurala bağlanmış; söz konusu fıkra ile atıfta bulunulan 5237 sayılı Kanun’un “Zaman bakımından uygulama” kenar başlıklı 7. maddesinin ikinci fıkrasında, “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” kuralı yer almıştır.
11/04/2013 tarih ve 28615 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Gümrük Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 6455 sayılı Kanun ile 5015 sayılı Kanun'un Lisans sahiplerinin temel hak ve yükümlülükleri başlıklı 4. maddesine (l) bendi eklenmiş buna göre lisans sahipleri, "Kaçak akaryakıt veya sahte ulusal marker elde etmeye, satmaya ya da herhangi bir piyasa faaliyetine konu etmeye yarayacak şekilde lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı sabit ya da seyyar tank, düzenek veya ekipmanı bulundurmamak" ile yükümlü tutulmuşlardır.
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun fiil tarihinde yürürlükte olan "İdarî para cezaları" başlıklı 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (2) numaralı alt bendinde, Kanun'un 4. maddesinin 4. fıkrasının (I) bendinin ihlâli hâlinde sorumlulara bir milyon Türk Lirası idarî para cezası verileceği; (b) bendinde ise, 4. maddenin 4. fıkrasının (l) bendinin bayilik lisansı sahipleri tarafından ihlâli hâlinde bayinin sözleşme yaptığı dağıtıcı lisansı sahipleri hakkında (a) bendinde belirtilen cezanın dörtte birinin uygulanacağı kurala bağlanmıştır. Ancak aynı Kanun'un 19. maddesi, 14/02/2019 tarih ve 7164 sayılı Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 32. maddesiyle değiştirilmiş ve anılan değişiklikle 4. maddenin 4. fıkrasının (l) bendinin bayilik lisansı sahipleri tarafından ihlâli hâlinde bayinin sözleşme yaptığı dağıtıcı lisansı sahipleri hakkında (a) bendinde belirtilen cezanın dörtte birinin uygulanacağını öngören kurala madde metninde yer verilmemiştir.
Öte yandan, anılan kanun değişikliğinden önce Dairemizin 07/05/2018 tarih ve E:2018/797 sayılı kararıyla, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca davacı şirkete idarî para cezası verilmesine ilişkin Kurul kararının dayanağını oluşturan kanun maddesinin Anayasa'nın 2. ve 38. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmuş, Anayasa Mahkemesi'nin 10/04/2019 tarih ve E:2018/160, K:2019/23 sayılı kararıyla, "...Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının itiraz konusu (b) bendinde, 4. maddenin dördüncü fıkrasının (l) bendinin bayilik lisansı sahipleri tarafından ihlâli hâlinde bayinin sözleşme yaptığı dağıtıcı lisans sahipleri hakkında (a) bendinde belirtilen cezanın dörtte birinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
4. Kanun’un itiraz konusu kuralı içeren 19. maddesi 14/2/2019 tarihli ve 7164 sayılı Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 32. maddesiyle değiştirilmiştir. Anılan değişiklikle 4. maddenin dördüncü fıkrasının (l) bendinin bayilik lisansı sahipleri tarafından ihlâli hâlinde bayinin sözleşme yaptığı dağıtıcı lisans sahipleri hakkında (a) bendinde belirtilen cezanın dörtte birinin uygulanacağını öngören itiraz konusu kurala madde metninde yer verilmemiştir.
5. Bu itibarla söz konusu değişiklik sonrasında bayilerin akaryakıt istasyonunda kaçak akaryakıt veya sahte ulusal marker elde etmeye, satmaya ya da herhangi bir piyasa faaliyetine konu etmeye yarayacak şekilde lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı sabit ya da seyyar tank, düzenek veya ekipmanı bulundurmama yükümlülüğünü ihlâl etmeleri hâlinde dağıtıcıya idari para cezası verilmesi mümkün değildir.
...
8. Anılan düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda idari para cezası verilmesinin dayanağını oluşturan kuralın 5015 sayılı Kanun’un 7164 sayılı Kanun’un 32. maddesiyle değiştirilen 19. maddesinde yer almaması sonucu ortaya çıkan ve davacının lehine olan hukuki durumun itiraz başvurusunda bulunan Mahkemede bakılmakta olan davada dikkate alınması gerektiği açıktır. Nitekim Danıştayın içtihatları da bu doğrultudadır (DİDDK, E.2009/2519, K.2012/611, 19/4/2012; D13D, E.2012/3955, K.2014/3682, 20/11/2014). Bu itibarla, Kanun’un 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (l) bendinin bayilik lisansı sahipleri tarafından ihlâli hâlinde bayinin sözleşme yaptığı dağıtıcı lisans sahipleri hakkında (a) bendinde belirtilen cezanın dörtte birinin uygulanacağını öngören itiraz konusu kuralın bakılmakta olan davada uygulanma imkânı kalmamıştır.
9. Açıklanan nedenlerle konusu kalmayan iptal talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekir." gerekçesiyle başvuru hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir.
...
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının, vaziyet planında yer alan, ancak istasyon otomasyon sistemine bağlı olmayan benzin tankı bulundurulduğu ve otomasyon sistemine müdahale edildiğinden bahisle 883.405,00-TL idarî para cezası verilmesi yönünden davanın reddine dair İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmında hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının, davacı şirketin bayisi konumunda olan istasyonda lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı düzenek ve ekipmanlar bulundurulduğunun tespit edildiğinden bahisle 259.825,00-TL idarî para cezası verilmesi yönünden davanın reddine dair İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmı incelendiğinde ise;
Kabahatler Kanunu'nun 5. maddesi ile atıfta bulunulan Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi uyarınca idarî yaptırım uygulanmasına ilişkin işlemin dayanağı olan kuralın yürürlükten kaldırılması veya işlemin tesisinden sonra idarî yaptırım uygulanan kişilerin lehine sonuç doğuracak nitelikte düzenleme yapılması hâlinde yeni hukukî durumun dikkate alınması gerekmektedir. Dolayısıyla işlendiği zamanın kanununa göre yaptırıma tâbi tutulan bir fiilin daha sonra yürürlüğe giren bir kanunla yaptırım kapsamı dışına çıkarılmış olması hâlinde, fiili işleyen kişinin lehine olan sonraki kanun uygulanacak, önceki fiilden dolayı ceza verilemeyecektir.
5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinde yer alan ve bayilerin akaryakıt istasyonunda kaçak akaryakıt veya sahte ulusal marker elde etmeye, satmaya ya da herhangi bir piyasa faaliyetine konu etmeye yarayacak şekilde lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı sabit ya da seyyar tank, düzenek veya ekipmanı bulundurmama yükümlülüğünü ihlâl etmeleri hâlinde, dağıtıcı lisansı sahibine idarî para cezası verilmesini öngören kanun hükmü, 7164 sayılı Kanun'un 32. maddesiyle değiştirildiğinden ve maddenin yeni hâlinde anılan düzenlemeye yer verilmediğinden, davacı şirkete değişiklikten önceki fiilinden dolayı verilen cezanın iptal edilmesi gerektiği açıktır.
Bu itibarla, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bu kısmının, yukarıda aktarılan hukukî süreç dikkate alınarak yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kısmen reddine;
2. ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı temyize konu kararının davacı şirkete ...-TL idarî para cezası verilmesi yönünden davanın reddine dair İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmının ONANMASINA;
3. Davacının temyiz isteminin kısmen kabulüne;
4. Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının, davacı şirkete ...-TL idarî para cezası verilmesi yönünden davanın reddine dair İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmının BOZULMASINA;
5. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesine, 05/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.