9. Hukuk Dairesi 2017/9596 E. , 2018/564 K.
"İçtihat Metni".....
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; davacının 12/12/2003 tarihinde.....Kurumuna bağlı ..... temizlik görevlisi olarak çalışmaya başladığını, alt işverenlerin değişmesine rağmen asıl işverenin değişmediğini, davacının iş akdinin 14/07/2014 tarihinde emeklilik nedeniyle sonlandığını, davacının haftanın 4 günü 16:00-08:00 saatleri arasında çalıştığını, son ücreti 1.162,00 TL olan davacıya ayda 94,38 TL yol parası ile günlük 3,00 TL tutarında yemek yardımı yapıldığını iddia ederek; kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; alacakların zamanaşımına uğradığını, davalı idareye husumet yöneltilemeyeceğini zira davalının üst işveren sıfatı bulunmadığını, davacı işçinin tüm özlük haklarından yüklenici şirketlerin sorumlu olduğunu, fesih sonrası doğan tüm işçilik alacaklarından da yüklenici şirketlerin sorumlu olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir
2-Dava belirsiz alacak davasının bir türü olan külli tespit kısmi eda davası olarak açılmış olup, bu dava türünde faiz başlangıcı yönünden Dairemiz uygulaması, kısmi davaya ilişkin kurallar ile aynıdır.Bu itibarla yıllık izin ve fazla mesai ücreti talepleri bakımından dava dilekçesi ile istenen miktarlar için dava tarihinden, ıslah ile artırılan miktarlar için ise ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, alacakların tamamı için dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi hatalıdır.
3-Davalı idare resmi bir kurum olup, davalı, davacı imzasını taşımayan 2008-2009 ve 2010 yılları için kendisinin düzenlediği puantaj kayıtlarında, davacının yıllık izinde olduğu günleri işaretlemiştir.Yani bu kayıtlara göre davacı anılan yıllar içinde yıllık izin kullanmış gözükmektedir. Yargılama sürecinde, davacı imzası taşımayan bu belgeler yıllık izin ücreti hesaplamasında hiç değerlendirilmemiştir. Davalının resmi bir kurum olduğu da dikkate alınarak, hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında, söz konusu belgeler davacı asile gösterilip beyanı alındıktan sonra bir değerlendirme yapılması gerekirken, eksik inceleme ile sonuca gidilmesi hatalı olup, hükmün bozulması gerekmiştir.
F)Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 18.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
.....