Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5885
Karar No: 2021/3414
Karar Tarihi: 07.04.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/5885 Esas 2021/3414 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptal edilmesi ve mülkiyetinin kendisine ait olduğunun tespit edilmesi için dava açmıştır. Yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmadığı gerekçesiyle Yargıtay, mahalli bilirkişiler, tanıklar ve uzmanların yardımıyla yeniden keşif yapılması ve detaylı rapor alınması gerektiğini bildirmiştir. Mahkeme, bozma ilamına uygun olarak yargılama yapmış ancak gerekli araştırmalar yapılmadığı için verilen karar usul ve yasaya uygun değildir. Kadastro Kanunu’nun 46/1, 14 ve devamı maddelerinde belirtilen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının davacı lehine gerçekleşip gerçekleşmediği, tapu kaydı kapsamında kalmayan bölümler yönünden ise tespit tarihine kadar Kadastro Kanunu’nun 14 ve devamı maddelerinde sözü edilen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının davacı lehine gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılmalıdır.
Kadastro Kanunu’nun 46/1, 14 ve devamı maddelerinde, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşulları belirtilmektedir.
16. Hukuk Dairesi         2018/5885 E.  ,  2021/3414 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulamanın hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek, komşu köylerde oturan, davada yararı bulunmayan, elverdiğince yaşlı kişiler arasından seçilecek mahalli bilirkişiler, önceki keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları ile ziraatçı ve fen bilirkişinin katılımıyla mahallinde yeniden keşif yapılması, yerel bilirkişi ve tanıklardan, Hazine tapusunun oluştuğu 1966 yılından önce, çekişmeli taşınmazın kadim mera olup olmadığı, kim tarafından hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldığı hususlarının tek tek ve maddi olaylara dayalı olarak sorulup saptanması, beyanlar arasında doğabilecek çelişkilerin yöntemince giderilmesi, ziraatçı bilirkişiden çekişmeli taşınmazın tarımsal niteliklerini bildiren, öncesinin mera olup olmadığı ile komşu parsellerin toprak yapısı ve bitki desenleri yönünden, karşılaştırmalı değerlendirmeyi içeren, değişik yönlerden çekilecek fotoğraflar ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınması, fen bilirkişisinden keşfi ve uygulamayı denetlemeye olanak veren, çekişmeli taşınmaza ilişkin kadastro parselleri ile toprak tevzi parsellerini birlikte gösterir ayrıntılı rapor alınması ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 272 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın baraj suyu altında kalmış olması nedeniyle mülkiyetinin davacı ...’e ait olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, bozma ilamının gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla, bozma ilamı lehine olan taraf açısından usuli kazanılmış hak oluşacağından, bu hakkın zedelenmemesi için bozma ilamının gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davacının eklemeli olarak kadastro tespit tarihine kadar taşınmaza 20 yıl zilyet olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, verilen bu karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki; Mahkemece hükme esas alınan ziraatçi bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmazın mevcut durumu ve toprak yapısı dikkate alındığında kadastro tespitinden en az 25 yıl ve öncesinde kültür arazisi tarla olarak kullanıldığı belirtilmiş olup, jeodezi ve fotogrametri uzmanı tarafından da sadece 1985 yılına ait hava fotoğrafı incelenerek rapor hazırlanmış ve bu rapora dayanılarak hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Çekişmeli taşınmazın kadastro tespitine esas alınan davalı Hazine adına olan tapu kaydı 1966 yılında toprak tevzi çalışmaları neticesinde oluşmuş olup, davacı lehine tescil hükmü kurulabilmesi için, çekişmeli taşınmaz üzerinde, kadastro tespit tarihine kadar değil, tespite esas tapu kaydının oluşum tarihi olan 1966 yılına kadar, zilyetlik yoluyla taşınmaz edinme koşullarının davacı lehine gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Ne var ki Mahkemece, bozma ilamında bu hususa işaret edilmesine rağmen, bu yönde her hangi bir araştırma yapılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmaz bölümünün bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava konusu taşınmazın tespitine esas alınan tevzi tapusunun oluşum tarihi olan 1966 yılından15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü"nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, komşu parsellere ait tespit tutanakları ve dayanak belgeler celp edilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, davada menfaati bulunmayan, yöreyi iyi bilen, tespite esas tapu kaydının oluşum tarihi olan 1966 yılından önceki 20 yıllık zilyetlik süresini bilebilecek elverdiğince yaşlı ve yansız, aynı köyde ve komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından ayrı ayrı seçilecek üçer kişilik yerel bilirkişi kurulu, zilyetlik tanıkları ve taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi, ziraat mühendisi bilirkişi ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında, taşınmazın öncesinin zilyetlik yolu ile iktisaba elverişli yerlerden olup olmadığının belirlenmesine çalışılmalı, bu kapsamda dinlenilecek yerel ve bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli parselin öncesinin ne olduğu, kime ait bulunduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim ya da kimler tarafından hangi tarihten itibaren ve ne şekilde kullanıldığı, öncesinin mera, yayla gibi özel mülkiyete konu olamayacak yerlerden olup olmadığı hususları sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsellere ait kadastro tutanakları ve dayanakları olan belgelerle denetlenmeli, bilirkişi ve tanıkların beyanları arasında oluşabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; ziraat mühendisinden, taşınmazı değişik yönlerden gösteren fotoğrafları da eklenmek suretiyle taşınmazın niteliğini, toprak yapısını, zirai durumunu üzerinde sürdürülen zilyetliğini şeklini ve süresini, imar-ihya gerektiren yerlerden ise imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, tespite esas tapu kaydı, belirtmelik tutanağı, varsa mera tahsis haritası ve dava dosyası kapsamını belirtir şekilde keşfi takibe ve denetlemeye elverişli rapor ve harita düzenlettirilmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi suretiyle, çekişmeli taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazın üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı ve bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek, çekişmeli taşınmazın tevzi tapusu kapsamında kalması halinde tapu kaydının oluştuğu tarihe (1966 yılına) kadar Kadastro Kanunu’nun 46/1, 14 ve devamı maddelerinde sözü edilen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının davacı lehine gerçekleşip gerçekleşmediği; tapu kaydı kapsamında kalmayan bölümler yönünden ise tespit tarihine kadar Kadastro Kanunu’nun 14 ve devamı maddelerinde sözü edilen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının davacı lehine gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılmalı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinde belirtilen miktar sınırlamaları da dikkate alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi