1. Hukuk Dairesi 2016/10770 E. , 2019/3915 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL - TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir.Davacı, çekişme konusu 118 ada 35 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının adına kayıtlı olduğunu, diğer 1/2 payın ise eşinin ölümü ile kendisine ve ilk evliliğinden olan çocuklarına intikal ettiğini, intikal eden 1/2 pay yönünden diğer mirasçılar ile sorunlar yaşadığını, bu sorunları evlenme amaçlı arkadaş olduğu davalı ..."ye anlattığını, ..."nin, bu konuda yardımcı olacağı telkiniyle Ziraat Bankası ... Şubesinden kredi aldırdığını ..."nin temin edilen kredi ile diğer paydaşların satış paralarını ödediğini, kendisine ""Evin tamamını ben alayım. Sen de hisselerini bana devret. Sonrasında sana geri devredeyim"" şeklinde ikna edip taşınmazın adına tescilini sağladığını, ancak davalının taşınmazı iadeye yanaşmadığı gibi bilgisi olmaksızın taşınmazı oğlu olan davalı ..."a, ..."un da diğer davalı ..."a devrettiğini, davalı ..."nin taşınmazı edinmeden önce evi görmeye geldiğini, bu esnada davalı ..."ye olanları anlattığını, temlik esnasında Hande"nin satış sırasında hazır bulunmasını istemesi üzerine davalı ..."nin kendisini de götürmek zorunda kaldığını, davalı ..."nin bu esnada bir alyans alarak en kısa zamanda evleneceklerini bildirdiğini devirden sonra davalı ... tarafından bir daha aranmadığını, davalı ..."nin cahil olmasından ve okuma yazma bilmemesinden dolayı kandırdığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline olmadığı takdirde şimdilik 5.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., davacı ile arasında duygusal bir bağ olmadığını, satışın gerçek olduğunu, evi almaya parası yetmediğinden dava dışı oğlu ..."e 30 bin TL kredi aldırdığını oğlunun krediyi ödeyip ödeyemeyeceği konusunda tedirginlik yaşadığından dava konusu taşınmazı borcun teminatı olarak oğlu olan davalı ..."a aktardığını yatırım amacı ile de diğer davalı ..."ye devrettiğini, davalı ..., davacıyı tanımadığını, babası olan davalı ..."nin 2000 yılından beri ayrı yaşadığını bu nedenle özel hayatını bilmediğini ve samimi ilişkilerinin de olmadığını, abisi..."in bankadan temin ettiği 30 bin TL krediyi iş kurması için davalı ..."ye verdiğini, ..."ye parayı ne yaptığı sorulduğunda yazlık mahiyetinde ev aldığını, bu yazlığın satışından elde edilen kâr ile krediyi kapatacağını ifade ettiğini iş kurmak için verilen para ile yazlık alması nedeni ile güvenlerinin sarsıldığını ..."nin de bu parayı güvence altına almak için dava konusu taşınmazı devrettiğini, kredi borcunu kapatınca taşınmazı vekaleten bir başkasına temlik ettiğini iyiniyetli olduğunu belirtip davanın reddini savunmuşlar, davalı ..., dava konusu taşınmazdan ilanen satış ile haberdar olduğunu, evi görüp beğendiğini, daha sonra davacı ..."in kendisini arayarak evin sahibi olduğunu, ... tarafından evlenmek vaadi ile kandırıldığını beyan ettiğini, davalı ..."yi arayarak satış sırasında davacı ..."in de yanlarında olmasını istediğini, birlikte tapu işlemleri yapıldıktan sonra, satış bedelini..."ye verdiğini belirterek davayı kabul etmiştir.Mahkemece, taraf muvazaası iddiasının yazılı belge ile kanıtlanamadığı, hile iddiasının da ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 118 ada 35 parsel sayılı taşınmazın ½ payı davacı ..., ½ payı ölen eşi ... adına kayıtlı iken, davacı ...’in ½ payını 20.09.2013 tarihinda davalı ...’ye satış suretiyle temlik ettiği, ...adına olan ½ payın 26.12.2013 tarihinde davacı ... ile ilk eşinde olan dava dışı çocukları İbrahim ve ...’e intikal ettiği, anılan paydaşların intikal eden paylarını aynı tarihte davalı ...’ye satış suretiyle temlik ettikleri, Sezai’nin 14.04.2014 tarihinde oğlu olan davalı ...’a, ...’a vekaleten davalı ...’nin 23.09.2014 tarihinde davalı ...’ye devrettiği, davalı ...’nin de öninceleme duruşmasında davayı kabul ettiği anlaşılmaktadır. Öte yandan tapu iptali tescil istekli davalıların kayıt malikleri aleyhine açılması gerektiği kuşkusuzdur.Bilindiği üzere kabul, davaya son veren taraf işlemlerinden olup, 6100 sayılı ...nun 308/2. maddesinde, "Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur."; 309/2. maddesinde, "Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir." ve 311. maddesinde; "Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur." düzenlemelerine yer verilmiştir.Eldeki dava, niteliği itibariyle kamu düzeni ile ilgili bulunmadığına ve davada taraf olmayan kişilerin haklarını etkilemeye yönelik bir istek de içermediğine göre, yukarıdaki düzenlemeler gözetilmek suretiyle davalı ...’nin kabul beyanına değer verilmesi gerektiği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, kayıt maliki davalı ..."nin kabul beyanı gözetilerek davanın kabul edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 19.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.Başkan